Page 32 - 4322765931-tiras-ocak-2018.compressed
P. 32
İslamın ilk günlerinden günümüze kadar Müs- “Sizin, hayat ve şarabı sevdiğiniz kadar, ölümü
lümanların ma’ruz kaldıkları saldırılarla, giriştikleri seven bir orduyla size geldim.”
savaşlarda din, îman, vatan ve Kur’ân uğrunda Şühedâ hayatı, rûhânî bir hayat, daha doğru-
savaşıp şehîd olan kahramanları şükranla yâd su hakîkî bir hayattır. “Şehîd kendini hayatta bilir.”
edip, ruhlarına rahmet dilemek için tertiplediğimiz Ölümün acısını hissetmeden, kendini daha güzel
toplantıya teşrif eden siz saygıdeğer konuklarımızı bir âlemde bulur.
gönülden ve samîmî duygularımızla selamlıyor, şe- Hz. Peygamber (s.a.v.), Uhud´da hayatını kay-
refli varlığınızla törenimizi taçlandırmanızın haz ve beden yetmiş şehîdle ilgili olarak şunu bildirmiştir:
huzuru içinde hepinize hürmet ve muhabbetlerimizi
arz ederek hoş geldiniz diyorum. “Kardeşleriniz Uhud´da şehîd olunca, Allah
Bilindiği üzere insanların dokunulmaz kabul onların ruhlarını yeşil kuşların cevfine koydu. Cen-
netin nehirlerinden içerler, meyvelerinden yerler.
edip mahrem saydığı din, vatan, bağımsızlık gibi Arşın gölgesinde asılı altından kandillerde yerle-
bir takım değerler vardır. Dinimizde de dokunulmaz şirler. Yiyecek, içecek ve istirahatlerinin güzelliğini
kabul edilen bu değerlere sahip çıkmak önemsen- görünce,
miş, bunları korumak uğruna verilen mücâdele kut-
sal sayılmıştır. Bu mücâdelenin sonunda erişilecek “Keşke, derler Cennette hayatta olup, rızıklan-
olan iki yüksek makam belirlenmiştir: Şehîdlik ve dırıldığımızı biri dünyadaki kardeşlerimize haber
verse. Ta ki, cihaddan geri kalmasınlar, savaş
gâzîlik. Özellikle Allah yolunda mücadele ve vatan esnasında kaçmasınlar.” Cenâb-ı Hak: “Sizin bu
savunması ile özdeşleşen bu iki makam, İslamın
başlangıcından beri Müslümanların en önemli de- hâlinizi onlara ulaştıracağım.” der ve şu ayetlerle
bildirir:
ğerleri olmuştur.
Şehîdlik ve gâzîlik, Allah katında da en ulvî “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü san-
makamlardandır. Kutsal kitabımız Kur’ân-ı Kerîm’in mayın. Bilakis onlar diridirler, Allah´ın lütfundan
kendilerine verdikleri ile sevinçli bir halde, Rableri
Bakara Suresi’nin 154. ayetinde dikkatimize getiri- katında rızıklandırılırlar. Arkalarından gelecek olan-
len: lara şunu müjdelemek isterler: Onlara hiçbir korku
“Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyin. yoktur ve onlar üzülmezler. Allah´tan bir nimeti ve
Hayır, onlar diridirler, ancak siz bunu bilemezsiniz.” lütfu ve Allah´ın mü´minlerin ecrini zayi etmeyece-
mealindeki ilahî ferman şehîdliğin yüceliğini vurgu- ğini müjdelemek isterler.” (Âl-i İmran, 169-171)
lamaktadır. Şehîd olan insanların kul hakkı dışındaki bütün
Hz. Peygamber (s.a.v.)’in hadislerinde de aynı günahları afvedilir. Şehîd olmak, herkese nasib ol-
minvalde ifadeler yer almakta, şehîdler ve gâzîler mayan büyük bir şereftir ve mü’minler için mükem-
için övgü dolu sözler ve ilahî müjdeler sıralanmak- mel bir nimettir. Güzel bir şekilde yaşamak, ondan
tadır. Bu ilkelerden ilham alan milletimiz, “Ölürsem sonra Allah yolunda O’nun rızası için şehîd olmak,
şehîd, kalırsam gâzî” anlayışıyla şanlı tarihimizi her mü’minin hayal ettiği bir mutluluktur. İmân
şehîdlik ve gâzîliğin destansı örnekleriyle doldur- sahibi olan insanın böyle bir şuur ve düşünce ile
muştur. yaşaması, Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)
Şehîdlik, İslâm’da en büyük mertebedir. Şehîd- tarafından ne kadar güzel bir şekilde övülmüştür!
lerin Allah katında kadir ve kıymetleri pek yücedir. “Şehîd olmayı Yüce Allah’tan samîmî olarak
Âhirette en büyük rütbenin peygamberlikten sonra dileyen kimseyi, Allah, rahat yatağında vefat etse
şehîdlik olduğu belirtilmiştir. Bunun içindir ki, şe- bile, şehîdlerin derecesine eriştirir.”
hîdlerin bütün günah ve kusurları Allah tarafından Allah yolunda canını feda eden bir müslümana
afvedilmektedir. şehîd denir. Şehîdlik, İslâm’da en büyük mertebe-
Müslümanları, düşmanlarına üstün kılan en dir.
mühim esaslardan biri “Ölürsem şehîdim, kalırsam Şehîdlerin Allah katında kadir ve kıymetleri
gâzî!” inancıdır. Bu durum, Tevbe Suresi’nin 52. pek yüce olmakla birlikte, âhirette en büyük rüt-
ayetinde: “iki güzelden biri” şeklinde ifade edilmiş- benin peygamberlikten sonra şehîdlik olduğu be-
tir. Yani, mü´min için savaşta iki güzel neticeden biri lirtilmiştir. Bunun içindir ki, şehîdlerin bütün günah
vardır: Ya gâlip gelecek, ya şehîd olacaktır. ve kusurları Allah tarafından afvedilmektedir. Zira
Hâlid b. Velîd´in İran komutanına söylediği şu Müslümanları, düşmanlarına üstün kılan en mühim
sözler, şehîdlik kavramının Müslümanlara neler ka- esaslardan biri “Ölürsem şehîdim, kalırsam gâzî!”
zandırdığını gösteren güzel bir misaldir: inancıdır.
30 31