Page 5 - 4322765931-tiras-ocak-2018.compressed
P. 5

Allah’tan  korkarım.”  cevabı  ile  karşılık  veren  kimse,
          sağ elinin verdiği sadakayı sol eli duymayacak şekilde
          gizli sadaka veren kimse, tenha yerde Allah’ı anarak
          gözleri yaşla dolup taşan kimse.”
             Bu  yedi  sınıf  insanı  ayrı  ayrı  tanıtmadan  önce
          bir hususa işaret etmemiz uygun olacaktır. Ahirette,
          Allah’ın himâyesine kavuşacakları bildirilen insanların
          vasıflarına şöyle bir göz atınca, her birinin, büyük güç-
          lükleri göğüslemiş, hemen hemen aynı seviyede “zo-
          r”u başarmış kimseler oldukları, hepsinin birçok dâhilî
          ve hâricî mâni’lere rağmen, soylu bir mücâdele vermiş
          oldukları anlaşılmaktadır. Yani hepsinin ortak özelliği,
          kullukta  sevgiye  dayalı  kahramanlıklarıdır.  Ödülleri
          de ona göredir. Kıyametin o dehşetli ortamında ilahî        Toplantıya katılanlardan bir grup.
          koruma altında olmak...                             Güzel ve mevki sahibi bir kadının gayr-i meş-
             Şimdi hadîsimizin haber verdiği yedi güzel insanı   ru  davetine  “Ben  Allah’tan  korkarım”  diye  yak-
          tek tek kısaca tanıyalım:                       laşmayan  yiğit:  Böylesine  bir  davete  içinden  veya
             Adaletli  yönetici:  Müslümanların  yönetimini   açıkça “Ben Allah’ın emrine muhalefet etmekten veya
          üstlenmiş kişi demektir. Müslümanlar dünyada onun   O’nun  azabından  ve  gazabından  korkarım”  diyerek
          himâyesinde,  bir  başka  ifadeyle  gölgesinde  bulun-  yaklaşmayan,  nefsini  koruyan  kişi  gerçekten  büyük
          muşlardır.  Bu  sebeple  böyle  bir  yöneticinin  ahirette   bir yiğitlik göstermiştir. “Allah’tan korkan kurtulmuştur.”
          göreceği karşılık da yaptığına uygun olarak ilahî koru-  müjdesi gereği onun da ödülü ahiretteki sıkıntılardan
          ma altında olmaktır. Âdil devlet başkanı, diğerlerinden   kurtulmaktır. Bu husus, her türlü gayr-i meşru kadın-
          üstün  olduğu  için  birinci  sırada  zikredilmiştir.  Çünkü   erkek ilişkilerinin kitle iletişim ve haberleşme vasıta-
          devlet başkanının himâyesi onların hepsini içine alır.  larıyla  yaygınlaştırılmaya  çalışıldığı  günümüzde  çok
             Allah’a  ibâdetle  büyüyen  genç:  Gençlik  yılla-  daha büyük önem arz etmektedir.
          rını  namazlı-niyazlı  dindar  bir  çizgide  geçiren  genç,   Sağ  elinin  verdiğini  sol  elinin  bilemeyeceği
          nefsini  Allah’ın  emirlerine  muhalefetten  korumuş,   kadar  gizli  sadaka  veren  kimse:  Allah  için  verdiği
          hevâ  ve  heveslerin,  şehevî  duyguların,  gemlenmesi   sadaka  ve  yaptığı  iyilikleri  mümkün  olduğunca  gizli
          güç arzuların etkisine karşı koyup kulluğa sarılmıştır.   yapan,  gösteriş  ve  riyadan  uzak  kalmaya  çalışan
          Bu, ondaki derin Allah saygısının delilidir. Zira Allah’ın   kimse,  Allah’ın  rızasını  her  şeyin  üstünde  tutmuş
          emirlerine sarılıp günahlardan kaçınmak, büyük bir fa-  demektir. Bunun karşılığı da, ahirette ilahî korumaya
          zîlettir. Hele bu, gençlik yıllarında gerçekleştirilmişse,   mazhar kılınmak suretiyle o kişinin, fazîletinin açığa
                                                          çıkarılmasıdır. Bu, gıpta edilecek bir durumdur.
          her türlü takdirin üstündedir.
             Kalbi mescide bağlı kimse: Kalbi sanki mescide   Tenha yerde Allah’ı anıp gözyaşı döken kişi:
          asılmış kandil gibi, sürekli mescidle ilgili olan, mescid-  İnsanlardan ve gözlerden uzak, kimsenin bulunmadı-
                                                          ğı ortamlarda Allah’ı anarak gözlerinden sevgi yaşları
          lere devamda kusur etmeyen, Allah’ın evi demek olan   dökülen kimse, çoğu insanın başaramadığı bir kulluk
          mescidleri ve oralarda bulunmayı seven kişi, mescid-  çizgisini yakalamış demektir. Onun bu samîmî ve gizli
          lerle ilgilenmek suretiyle Rabbine olan sevgisinde de-  kulluğunun karşılığı da mahşer yerinde ilahî koruma
          vamlılığını göstermiş demektir. Bunun karşılığı olarak   altına alınmak suretiyle, herkesin gözü önünde ödül-
          da ahirette arşın gölgesinde barındırılacaktır.  lendirilmesidir. Böyle bir ödüllendirmeyi kim istemez.
             Allah için birbirini seven, bu uğurda bir araya   Ahirette Allah Teâlâ’nın himâyesine vesîle olacak
          gelip bu sevgi ile ayrılan iki kimse: Allah rızası için   bu özelliklere sahip olanlara ne mutlu! Onlardan birine
          birbirlerini  seven,  başka  hiçbir  maksat  taşımayan,   bile sahip olmayanlara ne yazık!
          bir  araya  gelmeleri  Allah  için,  şayet  ayrılacaklarsa
          ayrılıkları yine Allah için olan yani bir arada iken de   Kıyamet gününde arş-ı â’lânın gölgesinde olmayı
          ayrı  iken  de  Allah  için  duydukları  sevgiyi  muhafaza   dileyenler,  bu  özellikleri  ihmal  etmemeli,  mümkünse
          eden iki insan, sanki bir anlamda yekdiğerini Allah’ın   tamamına,  değilse  bir  kaçına  sahip  olmanın  gayreti
          emirlerine  muhalefetten  korumaktadır.  Zira  mü’min   içinde olmalıdır.
          mü’minin  aynasıdır.  Onların  bu  birbirlerini  Allah  için   Hepimizin bu güzel özelliklere sahip ve Hakk’ın
          sevmeleri ve dostluklarını bu çizgide birbirlerine yar-  himâyesine nâil olan hak dostlarından olmamızı dili-
          dımcı  olarak  geçirmeleri,  ahirette  her  ikisinin  birden   yor, okunan hatm-i şerîflerle süver-i şerîfeler, salâvât-ı
          ilahî  koruma  altına  alınmaları  ile  ödüllendirilecektir.   şerîfeler  ve  kelime-i  tevhidler  hürmetine  rahmet-i
          O halde sevgimize ve sevdiklerimize bu açıdan iyice   Rahmân’a ve mağfiret-i Mennân’a mazhar olmamızı
          dikkat etmeliyiz.                               niyaz ediyorum.”


                                                                                                      3
   1   2   3   4   5   6   7   8   9   10