Page 33 - 4322765931-tiras-ocak-2018.compressed
P. 33
İçinde çoluk-çocuk sekiz-on kişinin yaşadığı, kamyonlarla kriz bölgesindeki kamplara taşınması,
muson yağmurlarında veya bir fırtınada savrulup yı- dağıtılması-tevzii, ödemenin yapılıp faturaların te-
kılacak kümes irisi haymeleri-muhayyemleri astar- mini, insanların bunu yaparken gösterdikleri lakayt
muşambalarla güçlendirdik. Yeni göçlerle sayıları ve ağır tavırları insana sinir savaşı içinde “La hav-
artan Mülteci kamplarına su kuyuları açtık. Arakan le...” çektiriyor. Avamili partisinden bölge milletvekili
Yetimleri için yurt ve okul inşaatları, hastaneler ve Abdurahman Badi de bizimle beraber gıda torbala-
camiler Bengladeş topraklarında yapılacak kalıcı rını omuzluyor, sıradakileri uyararak düzeni sağlı-
eser programına alınıyor. Ancak asıl kalıcı eserle- yordu. Gıda torbalarını alanlardan fişleri birer birer
rin Arakan Müslümanları için nehrin karşı yakasın- topluyor, hazırlanmış gıda yüküyle gelen kamyon-
da yapılacağı umuduyla mücahitler ve muhtaçlara lara yol ve yer gösteriyor, en az bizler kadar görev
maddi yardımı Arakanlı partner kuruluşumuz eliyle heyecanı içinde dağıtıma katılıyordu.
gönderdik.Yardımlar geçici-paliyatif değil devamlı Birlikte getirdiğimiz semptomatik ilaçları yine
olmak zorundaydı. Arakan yetimlerinin çoğunluğunu teşkil ettiği “Tahfi-
Bugün Camilerinde 1902 Dersaadet baskılı zul Kur’an ve Mektebul Eytam”- mealen hafız yetiş-
hutbeleri okunan, Sultan Abdulhamid’e dualar edi- tiren Yetimler Okulunda hastalara dağıtıyoruz.
len Arakan, Sultan Reşat’la başlayan Balkan Harbi Mektep tepeden tırnağa ihtiyaç içindeydi. Ge-
ve Çanakkale Savaşı’nda bize maddi yardımlarını nel sağlık taramasını yaptıktan sonra bu okulda
para ve silah olarak göndermişlerdi. İngilizlerin gıda dağıtımına geçiyoruz. Sağlıklı çevrede ve
Birinci Dünya Savaşı sırasında önce Çanakkale hijyenik şartlar içinde eğitimin sürdürülebilmesi için
sonra da Irak cephesi ve Kanal savaşında esir Müderris ve öğrencilere nakit para dağıtıyoruz. Bin
aldıkları 1500 Mehmetçik’i demiryolu işçisi olarak taka on iki dolar ediyor. Bu Müderrislere veriliyor.
Burmaya getirdiklerini askeri arşivlerden okuyoruz. Yetim talebelere de beşer yüz taka- Taka Bengla-
Çalıştırılırken aşırı yorgunluk, kötü muamele ve deşin para birimi- veriyoruz.
hastalıktan vefat etmişler. Sakatlanan veya dönüş
umudunu kaybeden bir kısım Mehmetçik de yerli “-Bu bayram hediyeniz!” diyoruz. Yalnız mem-
Müslüman hanımlarla evlenip Burmada kalmış. nun olmuyorlar, ihya oluyorlar. Takdim etiğimiz mik-
Bugün iki Osmanlı şehitliği bizlerden ilgi ve bakım tar bir aylık ihtiyaç giderleri oluyor.
istiyor. Fatihalarla ziyaretimizi bekliyor. Cox Bazar yolu üzerinde uğradığımız diğer
Şimdi sıra bize geldi! okulun Müdürü, Müderris Şefaatullah beyin talebi
Yardımeli Derneğiyle Arakanlı gençlerden olu- üzerine “Yunusiye Tahfizul Ku’an ve Mektebul Ey-
şan Feyyaz Derneği vasıtasıyla Türkiye ile Arakan tam “ bahçesinde beş hisse kurban kesiyoruz.
arasında yıllar önce gönül köprüsü kurulmuştu. Daha kalabalık ve daha üst seviyede eğitim
Bu insani ve İslami ilgiyi muhtaç kardeşlerimiz- veren “Abdullah ibni Abbas” Medresesinde aynı
den esirgeyemezdik. Haberleşmenin ve ulaşımın yardımları tekrarlıyoruz. Burada okuyan talebelerin
kolaylaştığı dünyamızda, üstelik aziz-mübarek de yarısı Bengladeşli, diğer yarısı da Arakan yetim-
Ramazan ayında onlarla ekmeğimizi bölüşmeye, lerini barındırıyor.
birlikte aynı sofrada iftar yapıp oruç açmaya mec- Hem Arakan mültecileri, hem de Bengladeş
burduk. Biz mazlum, dünyada sahipsiz ve yardıma yetimleri çok kanaatkâr insanlar.
muhtaç kardeşlerimize yardımı sürekli hale getir- Üstünde gömlek, altında peştamal benzeri bir
dik. Arakan şubemizi Mültecilerin merkezi olan Cox etek ve ayağında uydurellezi bir Tokyo ayakka-
Bazar’da kurduk. bıyla, elinde çantası yolda yürüyerek işine gidiyor
Acil Yardım veya çarşıdan dönüyor. Çocukların sırtında ya bir
Myanmarda fanatik-kışkırtılmış Budistlerin eski zıbın, ya da Âdem baba gibi dolaşıyorlar. Az
saldırılarından canını kurtarıp kendini Nef nehrinin yiyor, az ile yetiniyor, az tüketiyorlar. Zayıf esmer
karşı kıyılarına atan muhacirler, Bengal ormanla- insanlar pirinç tarlalarında çalışıyorlar.
rında geçen uzun yürüyüşten sonra sığındıkları Sığınmacıların evlerinin içi bir iki eşya hariç,
gayrımüseccel kampta açlıktan toplu ölümlerin sahabe evleri gibi bomboş.
başladığı haberiyle irkilen yardım kuruluşları hızla Yol kenarında ve asfaltın bitişiğinde ağaç dal-
bölgeye gelmişler. Bizden önce gelenler olduğu larıyla örülü küçücük uyduruk bir kulübe, dükkân
gibi bizden sonra gelenlere de rastlıyoruz. olarak kullanılıyor. Dükkânın tezgâhında ormandan
Teknaf askeri bölgesinde Bengladeş fakirle- toplanmış muz kangalları, mango, Goyom-amrut,
riyle Arakan mültecilerine iki kamyon dolusu gıda küçük ama lezzetli kırmızı bir elma cinsi ve porta-
dağıtıyoruz. Gıda paketlerini alınışı, hazırlanışı, kal satılıyor.
30 31