YOYAV KURUCU GENEL BAŞKANIMIZ MERHUM DR. İBRAHİM ATEŞ'İ 1. SENE-İ DEVRİYESİNDE DUALARLA ANDIK
Merhum Dr. İbrahim ATEŞ'ten sonra bayrağı devralan 22. 23. ve 24. dönem Manisa Milletvekili Sayın Hüseyin TANRIVERDİ öncülüğünde 21 Temmuz 2023 Cuma günü vefat eden Dr. İbrahim ATEŞ 21 Temmuz 2024 Pazar günü YOYAV Kültür Merkezinde ailesi, öğrencileri ve çok sayıda YOYAV gönüllülerinin katılımıyla anma programı düzenlendi. YOYAV Genel Başkanı Hüseyin TANRIVERDİ'nin İBRAHİM İLE ATEŞ'İN ÖYKÜSÜ adlı konuşması salondaki katılımcılara duygu yüklü anlar yaşattı.
Saygıdeğer YOYAV dostları,
Değerli Yönetim kurulu ve mütevelli heyet üyeleri
Bugün hepimiz hüzünlüyüz, kederliyiz. Vakfımızın kurucusu kıymetli, değerli büyüğümüz, abimiz Merhum Dr. İbrahim ATEŞ hocamızın ahirete irtihalinin birinci sene-i devriyesindeyiz.
Hocamızı rahmetle ve minnetle yad ediyoruz. İbrahim ATEŞ, her şeyden önce bir VAKIF insanıydı.
Onun derdi vardı. Onun derdi vatanı ve milletiydi. Onun derdi yoksulluktu, yoksul-muhtaç insanlardı. YOYAV'ı da bunun için 1988'de kurdu. Hakk’ı duyurmak, Halkı doyurmak diyerek yola koyuldu.
Değerli Dostlarım,
Hiç İbrahim ATEŞ dertsiz olur mu?
Onun da bir çilesi vardı...
1949 yılında, Gaziantep'in İslahiye ilçesine bağlı Yeniceli köyünde dünyaya gelen İbrahim ATEŞ büyüyüp, okuduğunda, dünyayı anladığında gördü ki, dünyadaki en büyük dert yoksulluktu.
Yanlış anlaşılmasın onun gördüğü yoksulluk, sadece maddi yoksulluk değildi.
İlmî yoksulluk, irfani yoksullukta toplumları kemiren, içten içe çürüten bir hastalıktı. O işte bunu gördü ve YOKSUL kalmamak için ilmini genişletmek için yollara düştü.Önce, bütün yoklukların başı olan cehalet ve bilgisizlik illetini ortadan kaldırmak gerekiyordu. Bu da ancak okumak, yazmak ve öğrenmekle mümkün olabilirdi. Kur'anı öğrendi fen ilimlerini tahsil etti. Şam'a gitti, Libya'da yollara revan oldu. Kendini yetiştirdi ve yurda döndü.
O yıllarda değil yol izin bile olmadığı bir dönemde Şam ve ardından Libya'ya gitmek herkesin harcı değildi. Ama onun aşkı vardı. İlim aşkı vardı. İlim tahsilinin ardından benimde uzun süre kaldığım Gaziantep'te İI Müftü Yardımcısı oldu. Ardından Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde daire başkanlığına yükseldi.
O yıllarda değişen ve gelişen Türkiye'de Turgut ÖZAL'ın Arapça tercümanlığını yaptı.
Ama o sadece devlet kademelerinde dirsek çürütmedi. Bir yandan memurluk görevini yerine getirirken öte yandan da öğrendiği ilmini gelecek nesillere aktarmak için birçok kitap yazdı.
Sonrasında yurdunda insanlar yoksul olmasın diye YOYAV'ı kurdu. Elbette onun durumu İbrahim'i ateş yakmasın diye ateşe su taşyan karınca misaliydi.
Usulü ve üslubuyla farklı bir hocaydı, İbrahim Ateş.
Dahası gönlü ve dimağı zengin; hem dertli hem tatlı bir insandır. Kendisini âdeta ilme ve iyiliğe vakfetmiştir o. Bilgisi derin, konuşması güçlü, hizmeti samimidir. Deyim yerinde ise onun bir gözü yeryüzünün en yüksek ümranında, diğer gözü de memleketinin en muhtaç garibanındadır.
O yoksulların dostu, yoksulluğun düşmanıdır. Soğuktan ayakları sızlayan çorapsız bir çocuk, bakımsızlıktan benzi sararmış bir yaşlı, yoksulluktan beli bükülmüş bir baba, çok üzerdi İbrahim Ateş Hocayı.
Hocamız kaleme aldığı eserlerinde de, genellikle sosyal bir yara olan yoksulluğa parmak basmıştır. Ömrünü vakfına adamış olan Hocamızı yattığı yerde en çok memnun edecek olan şey şüphesiz vakfının ayakta durması, buranın yeni öğrencilerle dolup taşması, Kur'an tilavetinin, hadis derslerinin devam etmesi ve YOYAV dostlarının çokluğudur. Bizde onun bize bıraktığı bu mirası gelecek kuşaklara aktarmak için çalışıyoruz. Onun eserlerini ve hayat felsefesini genç dimağlara taşıyacağız. Hayır severliğini, şefkatini, peygamber efendimizden aldığı örnekliği yolumuza rehber eyleceğiz. Tekrar hocamıza Mevla'dan gani gani rahmetler niyaz ediyor; ailesine, yakınlarına, YOYAV Vakfı Üyelerimize sabırlar diliyorum.
Bir Dua
Allah'ım! Doğru yoldan ayrılmamıza müsaade etme. Sevaplarımızın çoğalmasını nasip eyle. Hatalarımızı bağışla. Cennetin en yüce derecelerine ermemizi nasip eyle! Bu günde bize huşu ehlinin itaatini nasip eyle; mütevazı insanlar gibi dönüş yapıp tövbe etmemizle göğsümüzü genişlet Allah'ım!
Allah'ım! Dünyayı mazlumlara dar eden, zalimleri, soykırımcıları ve sömürgecileri helak eyle. Gazze'de, Doğu Türkistan'da ve zulüm altında inleyen tüm Müslümanları kurtuluşa erdir! Amin.
Velhamdülillahi Rabbil Alemin.
Allah'ım! Dünyada da ahirette de bizi yönetip himaye eden ancak Sensin. Müslüman olarak canımızın alınmasını ve iyi kullarının arasında olmamızı bize nasip eyle! Senden rahmetini celbedecek hâlleri, mağfiretinin vesilelerini, her türlü günahtan uzak durmayı, her türlü iyiliğe muvaffak kılınmayı, Cennet'e nâil ve Cehennem 'den âzâd olmayı diliyoruz. Huy, amel, arzu ve hastalıkların kötü olanlarından sana sığınıyoruz Allah'ım!
Allah'ım! Gazze l lilerin, Doğu Türkistanlıların ve diğer ülkelerdeki Müslüman kardeşlerimizin yaşadığı zulmün bertaraf edilmesi; güçlerinin kavi, karınlarının tok, sırtlarının pek olması; düşmanlarının kahredilmesi için Sana yalvarıyoruz!
Dualarımızı kabul eyle Allah’ım!
Velhamdülillahi Rabbil Alemin.
Program katılımcılara aşura ve etli pilav ikramıyla sona erdi.