Page 18 - 4322765931-tiras-ocak-2018.compressed
P. 18

kaynağını da oluşturabilmektedir. İffetin eksikliği (if-  (Nefse  Hâkim  Olma),  Tevazu  ve  Vakar  (kibirli  ve
            ratı) insanı mutsuzluğa sürükleyecek olan hazlara   gururlu  olmama  hali),    İzzet-i  nefs  (İnsan  onuru),
            düşkünlüğü  doğuracaktır.    İnsanın  bu  erdemi  ka-  Hilm  (Yumşak  huyluluk),  Sabır  (Zorluklara  göğüs
            zanması için güçlü bir irade eğitiminden geçmesi,   germe), Edep (Hayâ sahibi olma), Hayâ (Utanmak),
            kuvvetli bir iradeye sahip olması, kendini şehvanî   Emânete  Riâyet,  Sıdk  (Doğruluk),  Ketum  Olmak
            arzulara  yöneltecek  düşüncelerden  uzak  durma-  (Sır saklamak), Ulüvv ü himmet (Yüksek himmet),
            sı;  ulvî  ve  yüksek  gayelerle  zihni  meşgul  etmesi,   Tasavvun  (Kişinin  vakarını  ve  onurunu  korumada
            sefâhat  ve  ahlâksızlığa  sevk  eden  her  türlü  kötü   gösterdiği dikkatle kazanılacak bir erdemdir. Çirkin
            arkadaşlardan  uzak  durması  gerekmektedir.  Bu   şakalardan uzak durmak, konuşmalarında bunlara
            açıdan iffet erdemi, sabır, kanaat, hayâ, nefse hâ-  yer  vermemek,  aşağılık  kimselerle  aynı  mecliste
            kim olmak gibi insana mutluluğu kazandıracak pek   bulunmamak, helal dairesi dışında kazanç peşinde
            çok erdemi içerisinde barındırmaktadır.          koşmamak), Sehâvet ( Cömertlik, muhtaç durumda
                D) Adalet                                    olan  insanlara  yardım  etmenin,  eli  açık  olmanın
                                                                  13
                Adalet:  İnsanın  davranış  ve  hükümlerinde   adıdır) .
            doğru olması, hakka ve hakkaniyete göre hüküm       4. Erdem Vehbî Değil Kesbîdir, Öğretilebilir,
            vermesi  ve  muhataplar  arasında  eşit  davranması   Sürekli Desteklenmesi Gerekir
            gibi anlamlarda kullanılmaktadır. Kur’ân-ı Kerim ve   Erdem, vehbî değil kesbîdir; yani doğuştan sa-
            hadislerde ise düzen, denge, eşitlik, gerçeğe uygun   hip olunan bir nitelik değil, eğitim ve uygulamalarla
            hükmetme, dürüstlük, tarafsızlık, takvalı olma gibi   çaba  gösterilerek  sonradan  kazanılan  bir  vasıftır.
            anlamlarda  kullanılmıştır.  Adalet  erdeminin  zıddı   Sokrates’e göre erdem verilecek eğitimle insanla-
            zülümdür. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere ada-  ra öğretilebilir; ancak verilecek eğitim her insanda
            let erdemi gerek ferdî gerekse sosyal hayatın dü-  aynı sonuçları doğurmayabilir.
            zen içerisinde hakkaniyet ve eşitlik ilkelerine göre
            varlığını tesis eden temel bir ahlâkî değerdir. Adalet   Sofistler,  erdemin  öğretebileceğini  savunuyor
            erdemi kişisel ve toplumsal mutluluğun kazanılma-  ve hatta öğretiyorlardı. Her fırsatta erdemin insan-
            sı  için  temel  erdemlerin  başında  yer  almaktadır.   larda  hazır  olarak  bulunmadığını,  belli  bir  süreç
            Adalet erdemi konusunda İslâm ahlâk literatüründe   sonunda  edinilebileceğini  belirtiyorlardı.  Çünkü
            iki  tür  tasnif  yer  almaktadır.  Bunlardan  birincisine   erdem,  iyi  fillerin  bilinçli  olarak  tekrar  edilmesiyle
            göre  adalet,  diğer  erdemlerin  yanında  dördüncü   nefse yerleşen melekelerdir.
            bir  erdem  şeklinde,  amelî  gücün  itidali  olarak  ta-  Belli  bir  çaba  sonucunda  elde  edilebilen  er-
            nımlanmaktadır.  Bunun  ifrat  ve  tefriti  bulunmayıp   dem,  Protagoras’a  göre,  Sokrates’in  kastettiği
            zıttı  zülümdür.  İbn  Miskeveyh,  Tûsî,  Devvânî,  Kı-  anlamda,  herkese  istenildiği  düzeyde  tam  olarak
            nalızâde gibi birçok düşünürünün yer verdiği ikinci   öğretilemez. İsteyen herkese her konuda aynı ölçü-
            tasnife göre ise adalet ilkinden farklı olarak nefsin   de eğitim verilemese de kendilerine az ya da çok,
            hikmet, iffet, cesaret kuvvetinin itidal üzeri olması   belli ölçüde eğitim verilenler, kendilerine hiç eğitim
            ve  bu  erdemlerin  bir  kişide,  bir  arada  bulunması   verilmemiş olanlara göre, her konuda daha iyi hale
            ile ortaya çıkmaktadır. Her iki halde de dört temel   geldiği gözlemlenmiştir. Demek ki herkes belli ölçü-
            erdem belirlenmektedir . Adalet bu erdemler içeri-  lerde eğitilebilir, yani erdem sahibi olabilir.
                                12
            sinde en önemlisidir. İslâm ahlâk düşüncesinde her   Akseki’ye  göre,  ahlâkî  erdemlerin  insanlara
            itidalin erdem, bunlardan ifrat ve tefrit noktasında   kazandırılması  ve  korunması  için  sahih  bilginin
            uzaklaşılması ise erdemsizliktir.                yanı  sıra,  erdemleri  egzersizlerle  ruhta  alışkanlık
                Bu dört temel erdeme ilaveten Kur’ân’da pek   haline  getirmek  zarureti  bulunmaktadır.  Bu  yak-
            çok  erdem  insanlara  tavsiye  edilmektedir.  İhsan,   laşıma  göre  ruh;  fıtrî  olarak  yetkinlik  kazanmaya
            sabır,  doğruluk,  ahde  vefa,  iffet,  emanete  riayet,   meyillidir. Bundan dolayı insan bu doğrultuda alış-
            helal  kazanç,  orta  yol  veya  itidal,  yardımseverlik,   tırmalarda bulunmalı, sürekli olarak nefsine güzel
            hayırseverlik,  merhamet,  cömertlik,  tevazu  vb  er-  fiilleri yüklemeli, bunlara yönelmeli ve nefsini ihmal
            demler ayrıntılı olarak Kur’ân’da yer almaktadır.  ve  tembelliğe  alıştırmamalıdır.  Düşünürümüze
                Kur’ân’da  geçen  bu  erdem  kavramlarından   göre bu konuda gösterilecek ihmal, manevî ve ruhî
            hareketle Ahmet Hamdi Akseki Hocamız, erdemde    hastalıklardan olan erdemsizliklere ve kötülüklerin
            mükemmeliyete ulaşmak için, yukarıda analizlerini   alışkanlık  haline  dönüşmesine  neden  olabilir.  Er-
            yaptığımız  dört  temel  erdeme  ilaveten  maddeler   demlerin en temel niteliği iradî olarak yerleşmiş iyi
            halinde on beş erdem daha saymaktadır. Bunlar;   bir karaktere işaret etmesidir.  Dinî değerler, ahlâk
            Sebat ve Metanet, İhsan (Muavenet), Zapt-ı nefs   ve  erdemler  kişiyi  mutluluğa  ulaştırmada  birbirini

            16
   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23