Allah, Resûlullah ve Ehlullah’ı Severiz
Yoksullara Yardım ve Eğitim Vakfı’nca her ay düzenli olarak yapılan “YOYAV’da Kahvaltı” programında, YOYAV mensuplarıyla dostları bir araya gelerek, birlikte kahvaltı yapmanın mutluluğunu yaşamakta ve akabinde yapılan sohbet ile manevî yönden doyuma erdirilmektedir.
22 Mart 2017 Çarşamba günü Dr. İbrahim Ateş’in öğrencileri tarafından YOYAV lokalinde organize edilen kahvaltı programının ardından, YOYAV Kültür Merkezi’de düzenlenen “Allah, Resûlullah ve Ehlullah'ı Severiz” konulu sohbet toplantısında konuşan Genel Başkan Dr. İbrahim Ateş, özetle şunları söyledi:
“Her insanın gönlünde birine ya da birilerine karşı sevgi olur. Kimi insanı, kimi hayvanı sever, kimi de tabiatı sever. Herkesin sevdiği bir şey mutlaka vardır. Tabii ki sevmek vazife, sevilmek meziyettir. Bir hadîs-i şerîfte beyan buyurulduğu gibi: “Müslüman sever ve sevilir. Sevmeyen ve sevilmeyende hayır yoktur.”
Sevilmeyi hak etmek için sevmek gerekir. Evet, her Müslüman sevecek ve sevilecek ama seveceklerinin başında kimin geleceği önemlidir.
Müslümanın seveceklerinin başında Cenab-ı Allah gelir. İkincisi Resûlullah, üçüncüsü de Ehlullah’tır.
Anne, baba, kardeş, eş-dost, akraba, konu-komşu da sevilir. Bu sıralama uzar gider. Müslüman gönlünde herkesten önce Allah’a yer ayıracaktır. Allah Teâlâ: “Yere göğe sığmadım, mümin kulumun kalbine sığdım.” buyurmuştur. Öyleyse Allah Teâlâ kulun kalbinde olacağını bildirdiği için mümin, buna layık olmalı ve kalbinde Yaradan’ın yerini başkasına vermemelidir.
Her kul Allah’ı unutmayacak ve O’nun sevgisinin yerine başka birinin sevgisini koymayacak şekilde Allah’ı sevmelidir. Ardından da O’nun insanlığa elçi olarak gönderdiği Resûlü Hz. Muhammed (s.a.v.)’ı sevmelidir.
Allah’ı sevmek her müslümanın vazifesidir ve meziyetir. O sevgiyi göstermek için Resûlullah’ın yolunda gitmek gerekir. Allah ve Resûlünün yanında bir de Ehlulah’ı, Allah dostu kişileri de sevmek gerekir. Bu inanç ve anlayışla:
“Allah’ım! Bana Seni sevmeyi, sevdiklerini sevmeyi, Senin sevdiklerinden ve Seni sevenlerin sevdiklerinden olmayı nasip eyle. Beni sevdiğin ve sevindirdiğin bahtiyar kullarından eyle yâ Rabbî.” diye dua ve niyazda bulunmalıdır.
Süfyân-ı Sevri: ”Kim Allah’ı seveni severse, Allah’ı sevmiş olur.” diyor.
Dolayısıyla Allah’ı seveceğiz ve bu sevginin nişanı olarak emirlerini yerine getireceğiz. Resûlullah’ı seveceğiz ve bu sevgimizi göstermek için sünnetlerine uyacağız. Allah dostu Ehlullah’ı seveceğiz ve onlarla dost olup, karşılıklı sevip saymanın gayreti içinde olacağız.”
Ayet ve hadislerden esinlenerek düşünce ve duygularını yaklaşık bir saatlik süre içinde dile getiren Dr. Ateş, davetlilere duygulu dakikalar yaşattı.