ANKARA’DA ALTI ALTIN ANA
Anneler, babalar, öğretmenler ve sevgililer günü gibi toplumun tümü tarafından takdirle takip edilen ve coşkuyla kutlanan günleri amacına uygun etkinliklere sahne kılarak, insanlar arası ilişkilerde sevgi ve saygı hislerinin gelişmesine katkıda bulunmayı hedefleyen YOYAV, Anneler günü dolayısıyla geçen yıllarda gerçekleştirdiği güzelliklere bu yıl da yenisini ekledi. Ankara’da hayırseverlikleri, hamiyetperverlikleri ve yörelerinde yürütülen sosyal yardım hizmetlerine katkılarıyla öne çıkan anneler arasından seçtiği altı altın anneyi, anneler gününde ödüllendirdi. Bu anlamlı ödülle taltif edilen anneler; YOYAV Onur Kurulu Başkanı Melek İpek, Sosyal Hizmetler Eğitim ve Yardım Vakfı Onursal Başkanı Nevin Gökçek, ÖZEV Mütevelli Heyet Başkanı Saime Toptan, Türkiye Güçsüzler ve Kimsesizlere Yardım Vakfı Genel Başkanı Gülgen Dural, HASVAK Genel Başkanı Engin Öztürk ve Özel Çağrı Okulları Kurucu Müdürü Nuran Altunbaş idi.
13 Mayıs 2012 Pazar günü YOYAV Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen törene Türkiye Büyük Millet Meclisi Eski Başkanlarından Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan’ın huzurları ve Milli Eğitim Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Nurettin Konaklı’nın da katıldığı çok sayıda davetli vardı. Böylesine anlamlı bir günde YOYAV’ın ağırladığı annelerden olmanın haz ve huzuru içinde salonu şereflendiren annelerin yüreklerindeki sevinç yüzlerine yansıyordu. Organizasyon mükemmel, mutluluklar doruk noktadaydı. Annelere duyulan sevgi ve saygı hislerinin dilegetirilip duygulu dakikaların yaşandığı tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Törenin açış konuşmasını yapan YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş, duygu ve düşüncelerini şu cümlelerle ifade etti:
“Saygıdeğer anneler, anneleri bu anlamlı günlerinde yalnız bırakmayan vefakâr babalar, kıymetli konuklar, basınımızın güzîde temsilcileri!
Yurdumuzda ve dünyamızda coşkuyla kutlanan anneler günü dolayısıyla belirlediğimiz “Altı Altın Ana” onuruna düzenlediğimiz kutlama programı ile ödül törenine teşrif ederek toplantımızı taçlandıran seçkin heyetinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, şerefli varlığınızla bizleri onurlandırmanızın haz ve huzuru içinde hepinize hürmet ve muhabbetlerimizi arzederek hoşgeldiniz diyorum. Annelere duyduğumuz sevgi ve saygıyı birlikte sergileyip sevinç ve saadetlerini paylaşmanın mutluluğu içinde tüm annelerin bu anlamlı günlerini en iyi dileklerimle kutlayarak sözlerime başlamak istiyorum. Başta beşeriyetin annesi Hz. Havva validemiz olmak üzere ebediyete göçen annelere rahmet ve mağfiret, hayatta olanlara da sağlık ve saadet niyaz ediyorum.
Annelere anneliğin öneminden sözetmeyi zait buluyorum. Zira onlar anne olmanın önem, özellik ve güzellikleriyle yavrularına verdikleri emeklerle yaptıkları fedakârlıkları ve katlandıkları sıkıntıları herkesten daha iyi bilirler. Onun için arife tarif gerekmez. Ancak şu inancımı da huzurunuzda arzetmeden geçemiyorum. İnsanlar üzerinde Allah ve Peygamberden sonra en çok hakkı olan iki insanın ilki ana, ikincisi de babadır. Allah’ın rızası onların rızasında olduğu gibi gazabı da onların gazabındadır. Hz. Peygamber (S.A.V.)’in ifadesiyle: “Cennet annelerin ayakları altındadır.”, “Baba cennetin orta kapısıdır.” Sahabeden birinin: “Ana-babanın çocukları üzerindeki hakları nedir?” sorusuna Hz. Peygamber (S.A.V.)’in: “Onlar senin cennetin ve cehennemindir.” mealindeki cevabı câlib-i dikkattir. Yani ana-baba, senin onlara davranışlarına göre cennete girmene de sebep olabilirler, cehenneme girmede.
Çocuklarına cennete girme vesîlesi olmalarını dilediğim değerli anneler!
Sadece yılda bir defa kutlanan anneler gününde değil, onunla birlikte ömür boyu yaşadığınız her gün ve her an anılıp aranmanızı, görülüp gözetilmenizi ve sevilip sayılmanızı temenni ediyor, hayatınızın huzurlu, kalbinizin nurlu ve yüzünüzün sürurlu olmasını diliyorum.
Bize göre anne sıradan bir kimse değil, insan üreten insandır. Dolayısıyla anne olmak önemli bir olaydır. Zira anne olmanın temelinde her şeyden önce bir insanı dünyaya getirip ona ilgi, sevgi ve şefkatle yönelip yetiştirme duygusu vardır. Bu iş basit bir iş değil, özveri, hoşgörü, sevgi, şefkat ve merhamet işidir. Bunun içindir ki, annenin evladı üzerindeki hakkı, hiçbir kimsenin hakkıyla kıyaslanamayacak kadar büyüktür.
Evet, anne olmak önemli ama çocuğu millete ve memlekete faydalı bir insan olacak şekilde inançlı, bilinçli, terbiyeli, verimli ve üretken olarak yetiştirmek daha önemlidir. Bu arada kendi çocuklarını belirtilen özelliklere uygun olarak yetiştirmenin yanında, başkalarının çocuklarına da benzeri duygularla yaklaşıp edep, ahlak, kişilik ve karakter sahibi olarak yetişmelerine katkıda bulunacak duyarlı davranışlarda bulunmak da o kadar önemlidir.
Böyle bir nesil yetiştirmenin gayreti içinde olan anneler de altın annelerdir. Hak ve halk nezdinde değeri büyük ve yeri yüce olan insanlardır. YOYAV’ın seçtiği altın anneler de bu güzel özelliği haiz olan yüce ruhlu insanlardır.
Aynı kulvarda koşan kardeş kuruluşların başında bulunup, Yaradan’ın rızası doğrultusunda yaratıklara hizmet yolunda yürüyen himmet, hizmet ve hikmet yolcularıdırlar. Tabii sadece onlar değil, bu kuruluşların bünyesinde bulunup benzeri hizmetlerin peşinde koşan anneler de birer altın anne olup aynı yolun yolcularıdırlar.
Değerli konuklar!
Hayırseverlik ve hamiyetperverlik herkese nasip olmaz. Zira bu özellikler Allah Teâlâ’nın hayrını dilediği insanlara ihsan ettiği özelliklerdir. Az sonra huzurunuzda ödülleri takdim edilecek “Altı Altın Ana” hayırseverlikleri, hamiyetperverlikleri ve yardımseverlikleri gözönünde bulundurularak onurlandırılmaya layık görülmüşlerdir. Kendilerini gönülden kutluyor, örnek alınmalarını diliyorum. Törenimizi taçlandıran başta Sayın Meclis Başkanımız olmak üzere siz saygıdeğer konuklarımıza da şükranlarımı sunuyor, benzeri güzellikleri birlikte yaşamayı ihsan etmesini yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.”
Dr. Ateş’ten sonra kürsüye gelen TBMM Eski Başkanı Köksal Toptan da yaptığı konuşmada günün anlam ve önemiyle ilgili duygu ve düşüncelerini dilegetirerek seçilen altı altın anne ile toplantıya katılan tüm annelerin günlerini kutladı ve böyle örnek bir organizasyona imzasını atan YOYAV’a takdir ve teşekkürlerini iletti.
Yapılan konuşmalardan sonra bugün için özel olarak yazdığı Ankara’da Altı Altın Ana başlıklı şiirini okuyan şair Faruk Oray’ın şiiri de törene ayrı bir renk kattı. Daha sonra, Ankara’da seçilen Altı Altın Ana’ya ödülleri alkışlar arasında takdim edildi ve toplantıya katılan konuklara birer gül sunuldu.
Tören sunulan ikramın alınmasıyla noktalandı.