ELLER ATA İÇİN AÇILDI
ELLER ATA İÇİN AÇILDI
Din ve devlet büyüklerini doğum ve ölüm yıldönümlerinde rahmet ve mağfiretle anmayı güzel bir gelenek hâline getiren YOYAV, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da Atatürk’ün ebediyete intikalinin yıldönümü dolayısıyla 10 Kasım 2008 Pazartesi günü anlamlı bir anma töreni tanzim etti. YOYAV Kültür Merkezi’nde saat 11.00’de gerçekleştirilen toplantıya bazı vakıf üyeleri ve kursiyerleri ile çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı ile başlayan törende YOYAV Mütevelli Heyet Üyelerinden M. Yahya Efe, Genel Başkan Dr. İbrahim Ateş ve A.Ü. Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hanım Halilova birer konuşma yaparak yüce milletimizin Atatürk’e duyduğu sevgi, saygı ve bağlılık hislerine tercüman oldular. Ayrıca YOYAV’ın şuurlu şairi Faruk Oray da Atatürk için yazmış olduğu şiiri okuyarak duygu ve düşüncelerini dile getirdi.
Her yönüyle örnek olan bu anma toplantısının takdire şayan olan yönlerinden biri de ebediyete intikalinin 70. yıldönümü dolayısıyla Atatürk’ün ruhuna ithafen 7 hatm-i şerîf, 70 yâsîn-i şerîf, 70 bin kelime-i tevhid ve 70 bin ihlâs-ı şerîfin sevabının ruhuna armağan edilmesi idi.
YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş, davetlileri duygulandıran konuşmasında şu cümlelere yer verdi:
“Kıymetli konuklar, saygıdeğer hanımefendiler, beyefendiler, sevgili kardeşlerim, basınımızın değerli temsilcileri!
Yurdumuzun kurtarıcısı, Cumhuriyetimizin kurucusu ve milletimizin medâr-ı iftiharı olan büyük Önder Atatürk’ü, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da ölüm yıldönümü dolayısıyla düzenlediğimiz anma toplantısına katılarak bu görkemli topluluğu teşkil eden güzîde heyetinizi gönülden ve samimî duygularımızla selamlıyor, bizlere cennet vatanımızı emanet ederek 70 yıl önce böyle bir 10 Kasım gününde ruhunu Rahman’a teslim eden O büyük insana layık nesiller olmamızı diliyorum. Hayatını halkına adayan ve: “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır.” diyen Atatürk’ü, ebediyete intikalinin 70. yıldönümünde ruhu için okuduğumuz 7 hatm-i şerîf, 70 yâsîn-i şerîf, 70 bin kelime-i tevhid ve 70 bin ihlâs-ı şerîf ile anıyor, ruhunun şad, mekânının cennet ve makamının yüce olmasını niyaz ediyorum.
Dünya düzeyinde devlet adamları ile değerli düşünür ve bilgin insanlar yetiştiren yüce milletimizin bağrından çıkıp, dirayetli davranışları ve devrimleri ile devletimizi sağlam temellere oturtan Atatürk’e milletçe medyûn-u şükranız. Vatanımızı, Cumhuriyetimizi, bağımsızlığımızı, bayrağımızı ve birliğimizi O’na borçluyuz. O’na ne kadar teşekkür etsek hakkını ödeyemeyiz. O’na olan şükran borcumuzu ancak, eserleri ile düşüncelerine sahip çıkıp davranışlarımızı direktifleri doğrultusunda dizayn ve hatıralarını hafızalarımıza nakşederek gönüllerimizde yaşatmak suretiyle yerine getirebiliriz. Onun için yaptıklarımız, yapacaklarımızın yanında yok denecek kadar azdır. Bizim inancımız ebediyete intikal eden büyüklerimizi hayırla anmamızı amirdir. Hayırla anmanın en önemli ve en yüce şekli ise tilâvet-i Kur’an ve dua ile olanıdır. Bunun için biz bugün Atatürk’ü içeriği arzedilen şekilde tilâvet-i Kur’an ile anıyoruz. Ruhu şad ve mekânı cennet olsun.”