İSLAMÎ AÇIDAN SANAT VE SANATKÂR
Halka hizmeti Hakka hizmet anlayışıyla arttırarak sürdürmenin gayret ve kararlılığı içinde olan YOYAV, 2010 yılının ilk ayında planladığı kültürel etkinliklerin ilkini, 9 Ocak 2010 Cumartesi günü düzenledi. YOYAV’dan burs alan öğrencilerle bazı kursiyerlerin katılımıyla gerçekleştirilen “Bir Konu Bir Konuk” programının konuğu, Kültür ve Turizm Bakanlığı Ankara Devlet Operası Genel Müdürlüğü Leyla Gencer Çocuk ve Gençlik Operası Müdürü İpek Böler’di.
Sanatın değişik dallarına dair değerli bilgiler veren Böler’in kıymetli konuşmasından sonra kürsüye gelerek konuşmacıya ve konuklara takdir ve teşekkürlerini ileten YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş, sanat ve sanatkârın önemini özetleyen konuşmasında şunları söyledi:
“Yılların bilgi birikimiyle değerli deneyimlerini kısa bir sürede bizlere aktararak bilgi dağarcığımıza yenilerini eklememize katkıda bulunan kıymetli konuşmacımız İpek Böler hanımefendi ile O’nu dikkatle dinleyen konuklarımıza şükranlarımızı sunuyor, Vakfımızdan burs alan öğrencilerimizin dilegetirilen düşüncelerden yararlanmış olmaları temennisiyle başarılarının devamını diliyorum. Bu vesileyle “Sanat nedir? Sanatkâr kimdir?” sorusuna cevap olacak nitelikte bazı düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum:
SANAT: Tabiattaki güç ve güzelliklerle potansiyelleri ortaya çıkarıp, belirli işlemlerden geçirerek insanların istifadesine arzedilecek hâle getirme işidir.
SANAT: Herhangi bir maddeyi şekillendirerek veya başkaları ile birleştirerek yeni ve yararlı bir konuma getirme işidir.
SANAT: Düşünceyi maddeye yansıtma, muhtelif materyal, madde ve malzemeyi maharetle işleyip içaçıcı, ilgi çekici, iş yapıcı ve işe yarayıcı bir şekle sokma işidir.
SANAT: Ağaca, taşa, toprağa, yaprağa, bitkiye biçim verip horlananı hoşlanan, atılanı alınan ve iğrenileni istenilen hâle getirme işidir.
SANATKÂR: Tabiatı tetkik edip, Yaradan'ın kudretini ve yaratılışının hikmetini gören basîretli insandır.
SANATKÂR: Çevresine sevgi ile bakan, her şeyde bir güzellik görüp o güzelliği insanların istifadesine sunmak üzere somutlaştıran verimli, üretken ve sevgi yüklü insandır.
SANATKÂR: Kâinat kitabını okuyan, eserlerin büyüklüğünden onları var eden kuvvetin büyüklüğünü gören, Dünyadaki her şeyin insanlar için, ama insanların da Yaradan'a kulluk için yaratıldığının idrâk ve iz'anında olan insandır.
SANATKÂR: İçindeki düşünce ve ruhundaki yüceliği eserlerine yansıtan; elindeki kağıt, kumaş, ahşap, taş ve benzeri maddelere yansıtıp insanların istifadesine arzeden yüce ruhlu insandır.
SANATKÂR: Eşyaya ibretle bakan, içindeki incelik ve ruhundaki yüceliği maddelere maharetle aktaran, ince, zarif ve kibar kimsedir. Her şeyde bir güzellik vardır. Sanatkâr; o güzelliği bulup, herkesin görebileceği şekilde bilinmeyeni bilinen ve görünmeyeni görünen hâle getiren kişidir. Dolayısıyla sanatkâr; yüce Yaradan'ın eşyada varettiği özellik ve güzelliği ortaya çıkaran insandır.
Konuşmacımız İpek Böler hanımefendi de belirtilen inanç ve anlayışı benimseyip yaşatmaya ve yaymaya çalışan değerli bir sanatkârdır.”
Dr. Ateş’in bu özlü sözlerinden sonra vakıf üyelerinden Kadriye Baratalı ile Filiz Öğünç’ün ikramı olan simit ve aşurenin sunulduğu toplantı, öğrencilere Ocak ayı burslarının verilmesi ile noktalandı.