NUMUNE-İ HİKMET MUALLİM RİF’AT
Saygıduruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan panel, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mehmet Temel'in yaptığı protokol konuşması ve YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş'in yaptığı açış konuşması ile başladı
Serhat şehrimiz Kilisimizin yetiştirip ülke ve insanımızın hizmetine sunduğu bilge insanlardan biri olan merhum Muallim Rif'at Bilge''nin ölümünün 56. yıldönümü dolayısıyla düzenlediğimiz bu manalı ve muhtevalı panele katılarak gayretimizi kamçılayan güzîde heyetinizi gönülden ve samîmî duygularımızla selamlıyor, attığınız her adım için, hac ve umre yolculuğunda atılan adımlara ihsan edilen ecir ve ödül ile taltif edilmenizi temenni ediyorum. Ebediyete intikal eden tüm muallimlerle bizleri yetiştiren hocalarımızın tamamına rahmet ve mağfiret dileğiyle sözlerime başlarken, hayatını Hakkın rızası doğrultusunda, halkın hizmetine adayan ilim ve fikir ehlinin dünya ve ahiret saadetine ermelerini niyaz ediyorum.
Muallim Rif'at ilmi, irfanı, idraki ve iz'anı ile örnek bir insan olduğu gibi millî, manevî, dinî, dünyevî yönleriyle de mükemmel bir Müslüman'dı. Bazılarınca zannedildiği gibi yalnız bir dil bilgini değil, aynı zamanda büyük bir din bilgini idi. Bunu nereden öğrendiniz derseniz, bazı kitaplarla bizzat kendisi tarafından kaleme alınan metinlerden öğrendiğimi ifade etmek isterim.
İlk ve rüştiye öğrenimini Kilis'te yapan Muallim Rif'at'ın, 18 yaşında iken 1892 yılında Kilis Müftüsü Abdurrahman Efendi'den icazetname aldığı herkes tarafından bilinmektedir. Müftüden icazetname alan 18 yaşındaki bir gencin önemli dini bilgileri okuyup öğrenmiş olması tabiidir. Ayrıca 'Tercüme-i Hâlim' başlıklı şiirinin ilk dörtlüğünde:
"Ulu camide odam
Şen eylesin Hüdam.
Tozu gözüm sürmesi,
Toprağın verin yudam"
ifadesinden, Kilis'teki Ulu Cami medresesinde kalıp, orada dini eğitim görmüş olduğu anlaşılmaktadır.
Öteyandan Muallim Rif'at'ın kendisi tarafından yazılmış olan "Ahvâl-i Husûsiyem" başlıklı yazıda şu cümleler yeralmaktadır: "... Son zamanlarda Maarif Vekâleti "Keşf-üz Zünûn" kitabını yeniden basmak istedi. Şimdiki Diyanet İşleri Reisi Şerafettin Efendi ile birlikte tashihe memur oldum. O bitti, şimdi onun zeylleri var. Onları basmak için hazırlık yapmadayım. Bana Maarif Vekaleti Süleymaniye Kütüphanesinde bir oda verdi. İstediğim kitabı istediğim kütüphaneden aldırıp mütâlaa etmek şerefini bahşetti. Bu kütüphane, vaktiyle Süleymaniye Medresesi imiş. D
Kişiyi tanımanın en doğru yolu, onun sözleri ve eserleri ile davranışlarını bilmekten geçer. Muallim Rif'at bu yazısında, "Keşf-üz Zünûn" adlı eserin basımı öncesi tashihini yapmakla görevlendirilen iki kişiden biri olduğunu ifade etmektedir. Bunların biri kendisi, diğeri de o günkü Diyanet İşleri Başkanı Şerafettin Efendi'dir.
Dinî bir kitabın yeniden basılması için baskı öncesi tashihini yapmakla Diyanet İşleri Başkanıyla birlikte Muallim Rif'at'ın görevlendirilmesi, O'nun dinî bir eserin tashihi hususunda Diyanet İşleri Başkanı kadar liyakat sahibi olduğunu gösterir. Aynı yazıda Muallim Rif'at'ın eğitimine medresede başlayıp emeklilik sonrası yine medreseye döndüğünü de öğreniyoruz.
Başta Dîvân-ı Lügât-it Türk, Tarama Sözlüğü ve Dede Korkut kitabı olmak üzere bazı kaynak eserleri yayınlayarak, birçok Arapça ve Farsça eseri de Türkçeye tercüme ederek, Türkçeye, Türk diline ve bilimine önemli hizmetlerde bulunan Muallim Rif'at, ömrünü ilme ve irfana adayarak düşüncesi, dirayeti, davranışları ve eserleri ile kültür ve medeniyetimize kıymetli katkılarda bulunmuştur. Yarım asırı aşan bir süre içinde yılmadan, yorulmadan okuyup yazarak telif ve tercüme ettiği yüzden fazla eserle insanımıza ışık tutan Muallim Rif'at, Kilis'in adını yurt çapında duyurmuş, okuyucularını da ilim ve fikre doyurmuştur.
Sait Dilmen'e yazdığı 5 Şubat 1945 tarihli mektubunda: "... Yalan olmasın okumadığın kitap kalmadı. Mübalağa olmasın, yüzbine yakın kitap gözümden geçti. Hâlâ da bu İslam eserleri ile meşgülüm..." demiştir. Tercüme-i Hâlim' şiirinde ise:
"Okumaya kanmadım
Geçen ömre yanmadım,
Kırk yıldır Muallimim
Çok şükür usanmadım"
demiştir. "Ahvâl-i Hususiyem" başlıklı yazısında da yaş haddinden dolayı emekliğe sevk edildiğini belirttikten sonra: "... Çok şükür kırkbeş sene kemâl-i âfiyetle hizmet etmiş oldum. Muhtelif mekteplerde Arapça, Farsça, Türkçe, Coğrafya, Tarih, Edebiyat, Akâid, Kanun-i Ceza dersleri verdim..." demiştir.
Böylece kırkbeş yıl öğretmenlik yaptığını ifade eden Muallim Rif'at, sadece dil bilgini değil, değişik dallarda ders verecek derecede bilgi sahibi olduğunu ortaya koymanın yanında, sekiz sahada sahib-i selahiyet olduğunu vurgulamıştır.
İsminin başında memleketinin adını taşıyan ender kişilerden biri olan Kilisli Muallim Rif'at, memleketine bağlı müstesna bir kişi ve mesleğiyle iftihar eden başarılı bir eğitimci olmasının yanında, mütercimliği, musahhihliği ve şa
"Sağ var olsun yerenler,
Mert oğlu mert erenler.
Ermemişler ersinler,
Murad sürsün erenler.
Yoksul olan bay olsun,
Yıldız olan ay olsun.
Beşenli suyu artsın,
Şardan geçer çay olsun."
diyerek Kilis ve Kilislinin yücelmesi için samîmî dua ve niyazda bulunan Muallim Rif'at, bir başka dörtlüğünde de:
Kerim çavuş oğluyum
Gönlü dertli dağlıyım.
Adım Ahmet Rif'attır,
Ben Kilis'e bağlıyım"
diyerek doğup dünyaya geldiği memleketine bağlılığını büyük bir incelikle ifade etmiştir.
Meydana getirdiği ölümsüz eserlerle milli kültürümüze önemli katkılarda bulunan Muallim Rif'at, herkes tarafından özellikle ilim ve fikir ehli ile eğitim camiasınca örnek alınması ve asla unutulmaması gereken mümtaz kişilerden biridir. Kilis'e bağlılığı ve Kilisliye sevgisi ile bilinen O büyük insan, her yerden önce Kilis'te ve herkesten önce Kilisliler tarafından anılmalıdır. Dolayısıyla Kilis
YOYAV olarak siz Muallim Rif'at için ne yaptınız derseniz, özet olarak arz edeyim. Eserlerine sahip çıktık, düşüncelerini dile getirdik, mezarını yaptırdık, anma toplantıları tanzim ettik, tanıtıcı yayınlar neşrettik ve ruhu için hatm-i şerifler okuduk.
Ben bugüne kadar birçok Rif'at tanıdım ama b
Rahmet-i Rahmân'a göçen bu değerli insanları rahmet ve mağfiretle anıyor, benzeri özellikleri taşıyan güzel insanların günümüzde de çoğalması temennisiyle sözlerimi noktalarken bu örnek toplantıyı gerçekleştirmemize katkıda bulunan kıymetli konuşmacılarımızla siz değerli davetlilerimize takdir