Yılın Dördüncü Kandili
Millî ve manevî günleri coşku ile kutlamaya özen gösteren YOYAV, yılın dördüncü kandili olan Berat Kandilini, önceki kandillerde olduğu gibi, mensupları ve dostları ile birlikte haz ve huzur havası içinde idrâk ve ihyâ etmenin sevinç ve saadetini yaşadı. Kutlu Doğumu Mescid-i Nebevî’de, Regâib Kandilini Beytullah’da, Miraç Kandilini de Mescid-i Aksâ’da kutlayan YOYAV’lılar, Berat Kandilini çok sayıda davetlinin katılımıyla 1 Haziran 2015 Pazartesi günü YOYAV Kültür Merkezi’nde kutladılar.
Üç ayların ortası olan ve İslami literatürde “Leyletü-n nısfi min Şa’bân = Şa’bân’ın yarısı gecesi” denilen, ülkemizde ise Berat Gecesi olarak bilinen bu mübarek gecenin arefesi olan 1 Haziran 2015 Pazartesi günü öğle namazının akabinde YOYAV Kültür Merkezi’nde düzenlenen örnek toplantıda davetlilere duygulu dakikalar yaşatıldı.
Gecenin anlam ve önemi ile fazilet ve meziyetinin anlatıldığı toplantıda değerli düşünceler dile getirildi. Okunan hatm-i şeriflerin duası yapılarak, sevabı din ve devlet büyükleri ile okuyanların ebediyete göçen yakınlarının ruhlarına armağan edildi.
Toplantıya katılanların kandillerini kutlayıp, geceyi ibadet, ta’at, tilâvet-i Kur’ân, zikr-i Rahman, tövbe ve istiğfar ile geçirip, feyiz ve faziletinden faydalanmalarını tavsiye eden YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş, yaptığı yönlendirici ve yüreklendirici konuşmada şu cümlelere yer verdi:
“Kıymetli kardeşlerim!
Yüce Rabbimizin bizlere ihsan ve ikram ettiği aydınlanma ve arınma vesîlesi olan mübarek gecelerden biri ve üç ayların içerdiği dört kandilin üçüncüsü olan Berat Gecesini bir kere daha sizlerle birlikte idrâk etmenin sevinç ve saadeti içinde seçkin heyetinizi sevgi ve saygı ile selamlıyor, bu gecede bağışlanan müstesnâ ve mümtâz kişilerden olmamız dileğiyle sözlerime başlarken, bu gece beratını alan, ahirette kitabını sağ eliyle almaya hak kazanan ve kıyametin sıkıntılarından kurtulan kullardan olmamızı niyaz ediyorum. Melekler için bayram ve müminler için berat gecesi olan bu gecede dikkatli ve dirayetli davranışlar sergileyip, rahmet-i Rahmân’a ve mağfiret-i Mennân’a mazhar olup, meleklerle kucaklaşan bahtiyar insanlardan olmamızı temenni ediyorum.
Kıymetli kardeşlerim!
Berat Gecesi, Şa’bân ayının on dördünü on beşine (bu yıl 1 Haziran 2015 Pazartesi gününü 2 Haziran 2015 Salı gününe) bağlayan gecedir. Rahmet kapılarının açılıp, duaların kabul olacağı dört geceden biridir. Resûlullah (S.A.V.), bu gece çok ibadet ve dua ederdi. “Allahümmerzuknâ, kalben takıyyen mineşşirki beriyyen lâ kâfiren ve şakıyyen” duasını çok okurdu.
Kur’ân-ı Kerîm, Levh-i mahfûz’a bu gece indi. Allah Teâlâ, ezelde, hiçbir şey yaratmadan önce, her şeyi takdir etti, diledi. Bunlardan, bir yıl içinde olacak her şeyi, bu gece meleklere bildirir. Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:
“Şaban’ın on beşinci (Berat) gecesi olunca, gecesini ibadetle, gündüzünü de oruçla geçirin! O gece Allah Teâlâ buyurur ki: ‘Affedilmek isteyen yok mu, günahlarını affedeyim? Rızık isteyen yok mu, rızık vereyim? Derde müptelâ olan yok mu, sıhhat, afiyet vereyim? Ne isteyen varsa, istesin vereyim!’ Bu hâl imsâk vaktine kadar devam eder.”
“Bu gece göklerin kapıları açılır, melekler müminlere müjde verir, ibadete teşvik ederler.”
“Bu gece, sâlih akraba ile ilgisini kesen, büyüklenen ve ana-babasına âsi olanlar affa uğramaz.”
“Cebrail aleyhisselâm bana geldi. Kalk, namaz kıl ve dua et! Bu gece, Şa’bân’ın on beşinci (Berat) gecesidir, dedi. Bu geceyi ihyâ edenleri, Allah Teâlâ affeder. Yalnız; müşrikleri, büyücüleri, falcıları, hasisleri, alkollü içki içenleri, faiz yiyenleri ve zina yapanları affetmez.”
“Bu yıl içinde doğacak her çocuk, bu gece deftere geçirilir. Bu yıl içinde öleceklerin isimleri, bu gece özel deftere yazılır. Bu gece herkesin rızkı tertip olunur. Bu gece herkesin amelleri (işleri) Allah Teâlâ’ya arz olunur.”
Kıyamette pişman olmamak için, bu geceyi ganimet bilmeli, tövbe ve istiğfar etmeli, kaza namazı kılmalı, Kur’ân-ı Kerîm okumalı, Müslümanlara dua etmeli, sadaka vermelidir.
Berat Kandili, yüce Allah’ın rahmet ve mağfiretine sığındığımız, gönüllerimizi tövbe ile arındırdığımız özel bir gecedir. Bu mübarek gecenin bize sunduğu manevî iklimde beratımızı almamızın yüce Rabbimizin ilahî mesajına kulak vermekle, ahlakî erdemleri hayatımıza yansıtmakla mümkün olacağını bir kez daha anlarız.
Öyleyse, gönüllerimizin müstesnâ bir coşku yaşadığı bu mübarek gecede, her türlü ayrılık ve ayrımcılığı, bencillik ve düşmanlığı geride bırakarak dünyaya hikmet gözüyle bakmaya çalışalım. Yaşadığımız hayatın geçici olduğunu, Allah katında kalıcı olanın ise imanımızın ve yararlı işlerimizin olduğunu fark edelim. İnsanı insan olduğu için sevip, Yaratandan dolayı hoş görüp dünyaya biraz da rahmet penceresinden bakalım. Etrafımıza kin ve nefret yerine, sevgi ve barış tohumları ekelim.
Bu duygu ve düşüncelerle, kandilinizi tebrik eder, bu gecede yapılan duaların birlik ve beraberliğimizin güçlenmesine, insanlık âleminin barış ve huzuruna vesîle olmasını Cenâb-ı Allah’tan niyaz ederim.”
Program kandil simitlerinin alınmasıyla noktalandı.