YOYAV’DA AKİF’E ANLAMLI ANMA
Milletçe medyûn-u şükrân olduğumuz devlet büyüklerimizden millî şairimiz merhum Mehmet Akif Ersoy, ölümünün 74. yıldönümü dolayısıyla ülke genelinde birçok yerde tertiplenen törenlerle anıldı. Bu törenlerden biri de YOYAV Kültür Merkezi’nde düzenlenen örnek anma programı idi. Kapsam ve katılım bakımından olduğu kadar, sunulan hizmetlerin sergileniş şekli ile de takdire şayan olan bu program, 27 Aralık 2010 Pazartesi günü saat 13.30’da gerçekleştirildi.
İlgi ile izlenen bu toplantıda, Akif’in örnek kişiliğiyle ilmî, fikrî, edebî ve içtimaî yönlerini dilegetiren değerli konuşmaların yanında, O’nun misyon ve vizyonunu yaşatacak gençler yetiştirme gayesiyle düzenlenen şiir yarışmasında dereceye girenlere ödüllerinin takdimi ile rûhuna ithâfen okutulan hatm-i şerîflerin duasının yapılması ve davetlilere aşure ikram edilmesi gibi hususlar da yer aldı.
Mehmet Akif Ersoy’u anma ve ödül töreni dolayısıyla YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş’e Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç ve Cemil Çiçek ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı-Manisa Milletvekili Hüseyin Tanrıverdi, Halkın Sesi Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş ve Ankara Valisi Alaaddin Yüksel birer başarı ve iyi dilek mesajı gönderdiler.
M. Yahya Efe’nin takdimini takiben saygı duruşu ve İstiklâl Marşı ile başlayan törende birbirinden güzel beş konuşma yapıldı. YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş, A.Ü. İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Ali Yılmaz, Türkiye Yazarlar Birliği Eski Başkanlarından Dr. Nazif Öztürk ve Atilla Maraş ile Araştırmacı Yazar ve Şair Abdullah Satoğlu tarafından yapılan bu konuşmalarda değerli düşünceler dilegetirildi.
Bu arada, YOYAV tarafından düzenlenen “Mehmet Akif Ersoy” konulu şiir yarışmasında dereceye giren şiirlerin sahipleri tarafından okunarak ödüllerinin takdim edilmesi de törene renk kattı.
Toplantının açış konuşmasını yapan YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş şunları söyledi:
“Kıymetli konuklar, değerli dostlar, sevgili Akif severler, basınımızın güzîde temscileri!
Milli şairimiz merhum Mehmet Akif Ersoy’un ebediyete intikalinin 74. yıldönümü dolayısıyla düzenlediğimiz anma toplantısı ile şiir yarışması ödül törenine teşrif ederek gayretimizi kamçılayan güzîde heyetinizi gönülden ve samimî duygularımızla selamlıyor, katkı ve katılımınızdan dolayı takdir ve teşekkürlerimizi arzederek hoşgeldiniz diyorum. Merhuma rahmet ve mağfiret, sizlere de sağlık ve saadet temennisiyle sözlerime başlarken Akif’i anma, anlatma ve misyonunu yaşatma yolunda yapılan çalışmaların başarıyla sürdürülüp ruhunu şâd edecek davranışlarda bulunulmasını diliyorum.
Malumunuz olduğu üzere milletimizin medâr-ı iftihârı olan merhum Mehmet Akif Ersoy, 74 yıl önce böyle bir 27 Aralık günü hayata gözlerini yumarak rahmet-i Rahman’a yürüdü. Fenâ âleminden bekâ âlemine göçtü. Çok sevdiği milletinden bedenen ayrıldı ama manen onlarla birlikteliği devam etti. Sözleri dillerde, sevgisi gönüllerde yaşadı. O, ölümüyle unutulmayan ender insanlardan biri idi. Vefakâr Türk milleti O’nu aslâ unutmadı. O’nun için tilâvet-i Kur’ân ve hayırlı dualarda bulunmayı ihmal etmedi. Düşünce ve da’vâsına sahip çıktı. Eserlerini yaşatma ve fikirlerini yayma cihetine gitti. Adına okullar, üniversiteler, kütüphaneler ve kültür merkezleri kurdu. Bunların hepsini yaptı ama yapamadığı birşey vardı. O da benzeri basîret, bilinç, deha ve dirayette bir düşünür ve şair yetiştirmekti. Bunu yapmaktan da geri durmadı. Fakat henüz muvaffak olamadı. Bu yönde bazı girişimlerde bulunuldu ama henüz Mehmet Akif’in misyon ve vizyonuna sahip diyebileceğimiz bir kimse belirmedi. Diliyor ve ümit ediyoruz ki Akif’in benzeri birçok insan yetişsin, millet ve memleketimize yeni ufuklar fethedecek değerli düşünceler dilegetirilsin. Biz YOYAV’lılar bu inanç ve anlayışla Mehmet Akif Ersoy ile benzeri büyüklerimizin genç kuşaklara anlatılıp tanıtılmasını yerine getirilmesi gereken millî ve manevî bir görev kabul etmekteyiz. Bu noktadan hareketle bu yıl merhumun ölüm yıldönümü dolayısıyla O’nun misyon ve vizyonunu yaşatacak gençler yetiştirmek gayesiyle öğrenciler arasında “Mehmet Akif Ersoy” konulu bir şiir yarışması düzenledik. Yarışmaya 31’i ilköğretim, 10’u lise, 4’ü üniversite öğrencisi olmak üzere 26’sı kız, 19’u da erkek öğrenci olan 45 kişi katıldı. Bunlardan lise öğrencisi İlknur Şaşma “Usta” başlıklı şiiri ile birinciliğe, üniversite öğrencisi Şule Sarıcalıoğlu “Korkma” başlıklı şiiri ile ikinciliğe, ilköğretim öğrencisi Ayşe Nur Er de “Mehmet Akif’e” başlıklı şiiri ile üçüncülüğe layık görüldü. Birinci bir cumhuriyet altını, ikinci ve üçüncü de yarımşar cumhuriyet altını ödülünü hak ettiler. Az sonra şiirlerini okuyacak bu öğrencilere ödülleri huzurunuzda takdim edilecektir.
Benden sonra konuşacak olan konuklarımızdan Dr. Nazif Öztürk “Akif’in Örnek Şahsiyeti”, Atilla Maraş “Akif’in Şiir Sanatı”, Abdullah Satoğlu “Akif’in Edebî Yönü”, Prof. Dr. Ali Yılmaz da “Akif ve Ümitvâr Olmak” konularında önemli açıklamalarda bulunacaklardır.
Ben onların konularına girmemek sizlerin de sabrınızı taşırmamak için sözlerimi fazla uzatmak istemiyorum. Ancak bir cümle ile de olsa önemli gördüğüm bir hususa değinmeden de geçemiyorum. Akif sadece şiiri, edebiyatı ve söz sanatındaki maharetiyle değil, her yönüyle harika ve mükemmel bir insandı. Düşüncesi, dirayeti, doğruluğu, dürüstlüğü, dindarlığı, dünya ve ahiret anlayışıyla dahi denecek düzeyde değerli bir devlet büyüğü idi.
Akif’e layık olduğuna inandığım bu anlamlı programın gerçekleşmesine, buradaki herkesin farklı bir katkısı oldu. O’nun anlaşılmasına ve anlatılmasına ışık tutup ruhuna rahmet okutacak düzeyde duyarlı ve dirayetli düşüncelerin dilegetirileceği bu birlikteliğin temin ve teşkili için: Katılım sizden, katkı konuşmacılardan, şiirler yarışmacı öğrencilerden, ödüller Melek İpek hanımdan, plaketler benden, hatm-i şerif tilâveti YOYAV kursiyerlerinden, aşure ikramı da Firdevs Mendi hanımdan oldu. Dolayısıyla bu örnek anma töreni yedi kesimden kimselerin katkı ve katılımlarıyla gerçekleştirildi. Bu örnek dayanışma hareketinde yer alan herkese takdir ve teşekkürlerimi sunarak sözlerimi noktalarken, bugün için özel olarak yazdığım “Akif’i Anarken” başlıklı dört dörtlükten oluşan naçiz şiirimle huzurunuzdan ayrılmak istiyorum:
Âkif severlere O’ndan söz etmek,
Ma’lûmu i’lâma yeltenmek demek.
O’nu anlatmaya mutlaka gerek,
Bilinçli beyin ve inançlı yürek.
Âkif’i anlatmak değildir kolay,
O’nu anmak bile büyük bir olay.
Fikir fezâmızın fâtihi Âkif,
Şiir semamızda doğan dolunay.
Aralık ayıdır on ikinci ay,
Yirmi yedisinde tutuldu bir ay.
Sanat semasında sönünce O ay,
Ne tam bir ay kaldı ne de yarım ay.
Yetmiş dört yıl oldu Âkif gideli,
Dünyadan ukbaya hicret edeli.
Hakkın davetine icabet edip,
Dostlardan ayrılıp dosta gideli.
Dr. Ateş’in alkışlarla noktalanan bu konuşmasından sonra ardarda kürsüye gelen diğer konuşmacıların da Âkifle ilgili önemli açıklamalarda bulundukları konuşmaların akabinde okunan hatm-i şerîfin duası yapılarak Âkif’in ruhuna armağan edildi.
Şiir yarışmasında dereceye giren öğrencilerin şiirlerini okuyup ödüllerini almalarının akabinde sunulan aşure ikramının alınmasıyla sona eren tören, katılanların takdirini topladı.