YOYAV'ın İftar Sofraları
Sofra sermek ve sofra açmak gibi sözcükler, ikrama imkân sağlamayı ve aç doyurmayı çağrıştıran sözcüklerdir. İftar ve ikram sözcükleri de, dinimizde değeri ve davranışlarımızda yeri olan güzellikleri yansıtan sözcüklerdir. Dilimizden düşmeyen bu sözcükler davranışlarımızdan eksik olmayan insanî bir incelikle islamî bir yüceliği hatırlatmaktadır.
Ramazan ayı bu incelik ve yüceliğin daha yoğun bir şekilde yaşandığı mübarek bir zaman dilimidir. Bu ayda herkes yakınlarına, dostlarına, dar gelirli insanlara bir şeyler ikram etmenin ve oruçlulara iftar ettirmenin gayreti içinde olur.
İnsanın elindeki ekmeği, sofrasındaki yemeği ve ihtiyaç duyduğu herhangi bir imkânı başka bir muhtaca verip onun ihtiyacını gidermeyi kendi ihtiyacını gidermeye tercih etmesi, ikramın doruk noktası olan îsâr ilkesini icra etme cihetine gitmesidir ki, bu hal Kur’ân-ı Kerîm’in övdüğü müstesna bir haldir.
Yıl içinde yapılan ikramların en değerlisi de Ramazan ayında oruç tutan kimselere verilen iftar yemekleridir. Dolayısıyla Ramazan ayında düzenlenen iftar sofralarının kültürümüzde ve sosyal hayatımızda müstesna bir yeri ve değeri vardır. Zira bu sofralarda, kulu Allah’ın rızasına erdirecek oruç ibadetini ifa etmenin sevinci ile inanç, amaç ve bilinç birliğinin mutluluğu yaşanmaktadır. Dolayısıyla en güzel sofra paylaşılan sofra, en güzel paylaşma şekli de iftar sofralarında sergilenendir.
Bu gerçeğin bilincinde olan YOYAV, davasına destek veren dostları ile dar gelirli kardeşlerini yıllardır düzenlediği iftar sofralarında bir araya getirmeye çalışmaktadır.
26 yıldır yürüte geldiği hayrî, sosyal ve kültürel hizmetlerin yanında, toplu iftar sofraları tertiplemeyi güzel bir gelenek haline getiren bu vakıf, geçen yıllarda düzenlendiği iftar programlarının benzerlerini bu yıl da gerçekleştirmenin gayreti içinde oldu. 1’i bazı mensupları ile dostlarına, 4’ü de dar gelirli ailelere, 1’i de Suriyeli mültecilere olmak üzere 6 iftar vermeyi programına aldı.
Bu iftarların ilki, 30 Haziran 2014 Pazartesi (Ramazan’ın 3.) günü, üçüncüsü 11 Temmuz 2014 Cuma (Ramazan’ın 14.) günü, dördüncüsü 15 Temmuz 2014 Salı (Ramazan’ın 18.) günü, altıncısı 21 Temmuz 2014 Pazartesi (Ramazan’ın 24.) günü dar gelirli ailelere, beşincisi 19 Temmuz 2014 Cumartesi (Ramazan’ın 22.) günü Suriyeli mültecilere, ikincisi de 4 Temmuz 2014 Cuma (Ramazan’ın 7.) günü bazı mensupları ile dostlarına verilecek şekilde planlandı.
YOYAV Kilis Şubesi de 16 Temmuz 2014 Çarşamba (Ramazan’ın 19.) günü Kilis İl Müftülüğüne bağlı Hafızlık Kur’ân Kursu öğrencilerine iftar vermeyi programına aldı.
30 Haziran 2014 Pazartesi (Ramazan’ın 3.) günü dar gelirli ailelere ikram edilen ilk iftarla 26. hizmet sezonu da noktalanmış oldu.
4 Temmuz 2014 Cuma (Ramazan’ın 7.) günü verilen iftar yemeğine katılanlar arasında Kilis Milletvekili Ahmet Salih Dal, Eski Milletvekillerinden Dr. İ. Ertan Yülek ve Veli Kaya, Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıflar Meclis Üyelerinden Ahmet Kartal, Ahmet Temizkök ve Emekli Üye Turan Kılıç, Rehberlik ve Teftiş Başkanı Mehmet Haltaş, Baş Müfettiş Beşir Yılmaz, Ankara Vakıflar Bölge Müdürü Aslan Yıldız, MEB Emekli Müsteşar Yardımcısı Mehmet Temel, Müzeler ve Eski Eserler Emekli Genel Müdür Yardımcısı Ökkeş Dağlıoğlu, Prof. Dr. Gürcan Yülek, Prof. Dr. Hanım Halilova, Prof. Dr. Nesimi Yazıcı, Prof. Dr. İbrahim Sarıçam, Prof. Dr. Hayrani Altıntaş, Prof. Dr. Mehmet Özdemir, Prof. Dr. Nusret Çam, TBMM Eski Daire Başkanlarından Fatih Uğurlu, Çırak Eğitim ve Öğretim Vakfı Başkanı İbrahim Karakoç, Müteşebbis Gelişim Vakfı Başkanı Nurettin Konaklı, Çubuk Dernekler Federasyonu Başkanı Recep Taş, İnsani Değerler Derneği Başkanı Mehmet Bozdemir, Tüm Bağkur Emeklileri Derneği Başkanı Ali Kılıç ve Kilis Yardımlaşma Derneği Başkanı M. Yahya Efe ile çok sayıda iş adamları da vardı.
Bu iftar yemeğinden sonra konuklarına kısa bir selamlama konuşması yapan YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş şunları söyledi:
“Davetimize icabet edip iftar sevincini paylaşma nezaketini gösteren saygıdeğer konuklar, değerli dostlar, sevgili kardeşlerim, basınımızın güzîde temsilcileri!
Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden kurtuluş olan mübarek Ramazan-ı şerîfin üç diliminin ilki olan rahmet diliminin yedinci gününe denk gelen ilk Cuma gününde Vakfımızın çatısı altında düzenlediğimiz iftar sofrasında siz kıymetli konuklarımızı ağırlayarak iftar sevincini paylaşmanın sevinç ve saadeti içinde seçkin heyetinizi sevgi ve saygı ile selamlıyor, şerefli varlığınızla salonumuzu ve soframızı onurlandırmanızdan dolayı hepinize hürmet ve muhabbetlerimizle takdir ve teşekkürlerimizi arz ederek hoş geldiniz diyorum.
Ramazan’ın rahmet diliminde ve ilk Cuma gününde düzenlenen böylesine anlamlı ve önemli bir iftar sofrasında bizleri sizlerle buluşturup sevindiren yüce Rabbimizden, cennet-i alada da bir araya getirip sevindirmesi temennisi ile sözlerime başlarken, orucumuzun makbul, dualarımızın müstecab, kulluğumuzun kıvamlı ve dostluğumuzun devamlı olmasını niyaz ediyorum.
İftar sevincini, davasına destek veren dostları ve himayesi altındaki dar gelirli kardeşleri ile paylaşmayı güzel bir gelenek haline getiren Vakfımız, bu salonda dört gün önce 50 dar gelirli aile ile iftar sevincini paylaştı. Önümüzdeki haftalarda da 50’şer kişiden oluşan üç grupla daha aynı sevinci paylaşacaktır. Bugün de siz muhterem misafirlerini ağırlamanın bahtiyarlığına erdi. Lütfedip davetimize icabet buyurarak bizleri onurlandırdınız ve bu güzel birlikteliği yaşamamıza vesîle oldunuz. Allah hepinizden razı olsun. Cümlenizi cenneti ve cemali ile ödüllendirsin.
Kıymetli konuklar!
Sıyâmı ve kıyamı ile kulluğun kıvâmına vesîle olan mübarek Ramazan ayının içerdiği ibadetlerin başında gelen oruçla ilgili sözcüklerden biri de iftar sözcüğüdür. Bu sözcük, gün boyu oruç tutan Müslümanların akşam vakti girip ezan okununca oruçlarını açmak için yenilen veya yedirilen yemek için kullanılan bir sözcüktür.
Yapılan ikramlarla yedirilen yemeklerin en değerlisi ve en anlamlısı olan bu yemek, amaç, ihtiyaç ve sevinç bakımından yenilen ve yedirilen yemeklerin en sevimli ve en değerli olanıdır.
Tabii, yemek yedirip, aç doyurmak, kişinin cennete girmesine vesîle olan üç önemli işten biridir. Ancak Allah rızası için oruç tutan kimseye ikram edilen iftar yemeğinin ecri daha farklı ve faziletlidir. Sevgili Peygamberimiz (S.A.V.) bir hadîs-i şerîfinde: “Aranızda selamı yayın (yani selamlaşın), yemek yedirin ve gece insanlar uykuda iken namaz kılın. Selametle cennete girin.” buyurmuştur.
Bu hadîs-i şerîften anlaşılacağı üzere, aç insanlara yemek yedirip karınlarını doyurmak, cennete girmeye vesîle olan üç önemli davranıştan biridir. Bunun için Yunus Emre:
“Çalış, kazan, ye, yedir/Bir gönül ele getir.
Yüz Kabe’den yeğrektir/Bir gönül ziyareti.” demiştir.
Buna göre oruç tutan bir insana iftar ettirip karnını doyurmanın ecir ve fazileti daha fazladır. Sevgili Peygamberimiz (S.A.V.) bir hadîs-i şerîfinde: “Kim bir oruçluya iftar ettirirse cehennemden kurtulur, günahlarına keffaret olur ve oruçlunun ecrinden bir şey eksilmeksizin kendisine oruçlunun ecri verilir.” buyurmuştur. Bunu duyan ashâb-ı kiramdan bazıları: “‘Ya Resulallah! Bizim hepimiz oruçluya iftar ettirecek bir şeye sahip değiliz.’ dediklerinde: ‘Bir hurma, bir içim su veya süt ile iftar ettirene de aynı sevap verilir.’” buyurmuştur.
İftar saatlerinin özellik ve güzelliklerini dile getiren Sevgili Peygamberimiz (S.A.V.) başka bir hadîs-i şerîfinde de: “Oruçlunun iki sevinci vardır. Biri iftar anındaki sevinç, diğeri de Rabbine kavuştuğu andaki sevinçtir.” buyurmuştur.
Gün boyu oruç tutup akşam vakti girince iftar eden insanın yaşadığı sevinç, başka hiçbir sevinçle kıyaslanamayacak kadar içli, içerikli ve içtenlikli bir sevinçtir. Bu sevincin paylaşılması, onu daha değerli ve anlamlı kılmaktadır. Biz şu anda böyle bir sevinci paylaşmanın doruk noktasına ermiş bulunmaktayız. Soframızı şereflendirerek bu sevinci paylaşmamıza vesîle olan siz kıymetli konuklarımıza şükranlarımızı sunuyor, oruçlarımızın makbul ve dualarımızın müstecab olması dileğiyle hepinizi hürmet ve muhabbetle selamlıyorum.”
Dr. Ateş’ten sonra kısa bir konuşma yapan Kilis Milletvekili Ahmet Salih Dal da örnek çalışmalarda bulunan YOYAV’ın gelenek hâline getirdiği toplu iftar yemeklerinden birinden bulunup iftar sevincini davetlilerle paylaşmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi ve hizmetlerini takdirde takip ettiği YOYAV’a takdirlerini ileterek herkese hayırlı Ramazanlar dileğinde bulundu.