KURSİYERLERİMİZ KIVANCIMIZDIR
Bilgi ile beyin bilemeyi ve ilgi ile iyilik dilemeyi ilke
edinen YOYAV’ın en önemli iki hizmetinin ilki sosyal yardım, ikincisi de eğitim
hizmetidir. Eğitim hizmetlerinin başta gelenleri de burs ve kurs hizmetleridir.
25 yıldır ülke eğitimine önemli katkılarda bulunan YOYAV, gençlere verdiği
burslar ve yetişkinler için düzenlediği kurslarla herkesim ve her seviyedeki
herkesi hizmetlerinden yararlandırmayı hedeflemektedir. Bu güne kadar burs verdiği öğrencilerden çok sayıda bürokrat,
akademisyen ve başarılı iş adamları yetişmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı ile işbirliği hâlinde düzenlediği
bilgi ve beceri kurslarına da bu güne kadar 21 bin 623 yetişkin vatandaş
katılmış ve bunlardan 3 bin 69 kursiyer kurslarını başarıyla bitirerek
sertifikalarını almışlardır. Bu kurslara gösterilen ilgi ve ihtimam öyle yoğunlaşmıştır
ki, bir kursu bitiren başka bir kursa devam etmek için başvuruda bulunmuş ve
bir kaç daldan bilgi ve beceri edinme imkânına ermiştir. Herkese ve her seviyeye hitap eden bu kurslardan dileyen
dilediğini bulmuş ve almıştır. Anneden nineye, babadan dedeye, memurdan amire,
işçiden işverene, çalışandan emekliye ve okuma yazma bilmeyenden akademisyene
kadar farklı kesimlerden kimseler bu kurslara katılmış ve faydalı bilgiler
edinmişlerdir. Kurs faaliyetlerini uzun yıllar Çankaya ve Keçiören Halk
Eğitim Merkezleri ile işbirliği hâlinde yürüten YOYAV, son üç yıldır da bu
hizmeti Çankaya Başkent Halk Eğitim Merkezi ile işbirliği hâlinde
yürütmektedir. 2012-2013 Eğitim ve Öğretim yılında 1 Ekim 2012-25 Ocak 2013
tarihleri arasında düzenlediği 47. Dönem kurslarına 293 kursiyer, 11 Şubat
2013-31 Mayıs 2013 tarihleri arasında düzenlediği 48. Dönem kurslarına da 253
kursiyer katıldı. Bu kursiyerlerden 31 Mayıs 2013 tarihinde kurslarını
başarıyla bitiren 260 kursiyer için 22 Haziran 2013 Cumartesi günü Vakıf Genel
Merkezi’nde Mezuniyet Töreni tertiplendi. Milli Eğitim Eski Bakanlarından TBMM Başkan Vekili Prof. Dr.
Mehmet Sağlam’ın huzurlarıyla gerçekleştirilen tören, saygı duruşu ve İstiklâl
Marşı ile başladı. Dört konuşmanın yapıldığı törende, ilk konuşmayı mezun olan
kursiyerler adına Aysel Bulut yaptı. Aysel Bulut yaptığı konuşmada şunları
söyledi: “Saygıdeğer konuklarımız, kıymetli kurs öğretmenlerimiz,
sevgili kursiyer arkadaşlarımız! Hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyor, törenimize
katıldığınız için teşekkür ediyor, hoş geldiniz diyorum. Beş yıldır YOYAV’ın öğrencisiyim. SB Ankara Meslek
Hastalıkları Hastanesi’nde kimyager olarak yirmi altı yıl görev yaptım. 2008
yılında emekli olduktan sonra YOYAV’a başladım, YOYAV’lı oldum. İlk dersime ben sevgili Afet Hocamla
başladım. Hepimiz bilgi ve becerilerimizi geliştirmek, bilhassa
Kuran-ı Kerim’i Arap harfleriyle okuyabilmek için buraya geldik. Öğrenmenin
yaşı yoktur düşüncesiyle yola çıktık. Öğrenci psikolojisiyle oturduğumuz
sıralarda mutlu ve heyecanlıydık. Hocalarımızın sevecenliği, fedakârlığı,
gayreti ve sınırsız sabrı ile bugünlere geldik. Hocalarımızdan dört dönem kurs
aldıktan sonra, sınavla çok değerli hocamız Dr. İbrahim Ateş’in öğrencisi
olduk. Sınavlarda ve derslerde asıl düşündüğümüz konu, başarılı olamama
durumunda hissedeceğimiz mahcubiyetti. Çünkü esas öğrencilik yıllarımız çok
gerilerde kalmış, belirli bir yaştan sonra yeniden öğrenci olmuştuk. Ama çok
şükür başarılı olduk, kutsal kitabımızı okumayı başarabildik. YOYAV’ın benim için farklı bir yönü daha var. Annemin yirmi
iki yıl önce 1991 yılında Afet Hoca’nın öğrencisi olarak oturduğu sıralarda
şimdi ben oturuyorum. Annemin hocasıyla okumaya başladığım Kuran-ı Kerimi ben
de öğrendiğim için çok mutluyum. İnşallah benim çocuklarım ve bundan sonra
gelen nesiller de YOYAV’da bu maneviyatı yaşar, bu güzel ortamı tadarlar. Allah
bütün öğretmenlerimizden razı olsun. YOYAV’da sadece Kuran-ı Kerim’i ve Arapçayı öğrenmekle kalmadık,
yılın önemli gün ve haftalarında yapılan konferanslar, bilgilendirmeler, gelen
ünlü konuklar eşliğinde dini ve dünyevi konular hakkında en güzel, en anlamlı
şekilde bilgilendirildik. Güzel ahlakı, güzel ilişkileri, doğru yolda olmayı ve
hayatımızın en önemli kılavuzunun Kuran-ı Kerim olduğunu öğrendik. Hocamız Dr. İbrahim Ateş’i azimli, kararlı, duyarlı,
mükemmeliyetçi, bilgi ve duygu yüklü bir kişi olarak tanıdık. Kültürel ve
bilimsel toplantılar gerçekleştiren hocamız Dr. İbrahim Ateş, ayrıca kurs, burs,
yardım, eğitim, öğretim, gezi, kutsal topraklara ziyaret gibi bütün
faaliyetlerin organizasyonuyla bizzat kendi ilgilendi. Bütün titizliği ile
başardığı bu görevler ile hocamız takdire şayandır. 2011 yılında İbrahim Hocam ve Afet Hocamla kutlu doğum haftasında
kutsal topraklara gitmeyi Allah nasip etti. İki ablamla birlikte katıldığım bu
kutsal ziyaret sayesinde unutulmayacak güzellikleri, ibadetleri yaşadık. Yüce
Rabbimize ve bize yol gösteren, vesile olan değerli hocalarımıza teşekkür
ediyor, dileyenlere inşallah Allah nasip etsin diyorum. Bugün sertifikalarımızı, hocalarımızın elinden almanın ve
YOYAV’lı olmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyor, başta Dr. İbrahim Ateş hocam
olmak üzere, tüm öğretmenlerimize, YOYAV’a katkıda bulunanlara minnet ve şükranlarımızı
sunuyor, sağlık ve mutluluklar diliyor, hepinizi sevgi ve saygıyla
selamlıyorum!” İkinci konuşmayı yapan YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş
de şu cümlelere yer verdi: “Sayın TBMM Başkan Vekilim, Sayın Çankaya Başkent Halk
Eğitim Merkezi Müdürüm, saygıdeğer konuklar, değerli dostlar, kıymetli kurs
öğretmenlerimiz, sevgili kursiyerlerimiz, basınımızın güzîde temsilcileri! Çankaya Başkent Halk Eğitim Merkezi ile işbirliği hâlinde
düzenlediğimiz bilgi ve beceri kurslarına katılan kursiyerlerimizden kurslarını
başarı ile bitiren 260 kursiyerimiz için tertiplediğimiz mezuniyet törenine
teşrif ederek bizleri ve kursiyerlerimizi onurlandıran güzîde heyetinizi
gönülden ve samîmî duygularımızla selamlıyor, şerefli varlığınızla törenimizi
taçlandırmanızın haz ve huzuru içinde hepinize hürmet ve muhabbetlerimizi arz
ederek hoş geldiniz diyorum. Dinî ve dünyevî bilgilerle donanıp, maddî ve manevî
mertebelerin merdivenlerini tırmanan mutlu ve müreffeh insanlardan olmamız
temennisiyle sözlerime başlarken, ilmin ışığında ilerleyerek insanî incelik ve
islamî yüceliklerde yol alıp Yaradan’a yaklaşan ve yaratıklarla kucaklaşan
seçkin ve seviyeli Müslümanlardan olmamızı diliyorum. Her insan hayatını devam ettirebilmesi için, her gün yeteri
kadar temiz, kaliteli ve besleyici gıda maddelerini almak zorunda olduğu gibi,
her gün yeteri kadar yeni ve yararlı bilgilerle de beynini beslemek
mecburiyetindedir. “Dün yemek yemiştim, bugün yemek yememe gerek yok” demek ne
denli yersiz ise, “Dün ya da geçen gün bir şeyler öğrenmiştim, bugün yeni
bilgiler edinmeme gerek yok” demek de o denli yersiz ve yakışıksızdır. Dünya devamlı değişmekte, her geçen gün yeni şeyler ortaya
çıkmakta, yeni görüş ve düşünceler dile getirilmektedir. Herkes bir oluşum,
gelişim ve değişim peşinde iken, eskiye esir ve mevcuda mahkûm olmak doğru bir
davranış olmaz. Gelişip güçlenmek isteyen herkes; bilgi dağarcığına yenilerini
eklemenin, yeni enerji edinmenin ve yeni işler yapmanın gayreti içinde
olmalıdır. Eskiyen teknoloji, ihtiyaca cevap vermeyen bilgi ve tükenmek üzere
olan enerji ile çağı yakalamanın ve ileri insanlar arasında yer almanın
imkânsız olduğu unutulmamalıdır. Müslümanın iki günü eşit olmamalı, günü dününden, yarını da
bugününden daha iyi ve ileri olmalıdır. Bunun için de ilim, iman ve â’mâl-i
sâliha (iyi işler) sahibi olmalıdır. İlimsiz amel ve amelsiz kemâl olmayacağına
göre bilgi binitini ihmal etmemeli, son nefesine kadar bir şeyler öğrenip
öğretmenin ve Hakk’ın rızasına yönelik hayırlı iş yapmanın gayreti içinde
olmalıdır. “Beşikten mezara kadar ilim talep edin.” diyen sevgili Peygamberimiz
(S.A.V.)’in uyarısına uymalı ve herkes için hayatî ehemmiyet arz eden bu önemli
uyarının önemini kalbinin derinliklerinde duymalıdır. Hayat boyu bildiğinin
öğreticisi, bilmediğinin öğrenicisi olmalıdır. Bugünkü bazı gazeteleri gözden geçirirken Milli Gazete’de
yayınlanan “Öğrenmenin Yaşı Yok” başlıklı enteresan bir haber okudum. Dile
getirdiğim düşünceye uygun örnek bir haber olduğu için onu sizinle paylaşmakta
fayda mülahaza ediyorum: “Öğrenmenin yaşı yoktur” sözü Malatya’nın Hekimhan ilçesinde
gerçek oldu. 94 yaşındaki Gülşen Evren, İlçe Müftülüğü’nün açtığı kursa devam
ederek Kur’an-ı Kerim okumayı öğrendi. ‘Öğrenmenin yaşı yoktur’ sözü Malatya’nın Hekimhan ilçesinde
gerçek oldu. 94 yaşındaki Gülşen Evren, İlçe Müftülüğü’nün açtığı kursa devam
ederek Kur’an-ı Kerim okumayı öğrendi.
Hekimhan ilçesine bağlı Kurşunlu beldesinde çocukları ile birlikte
yaşayan Gülşen Evren, eşinin genç yaşta vefatıyla 12 çocuğuna tek başına
bakmaya başladığını, çift sürdüğünü, inek sağdığını, hayatının zorlukları
nedeniyle Kur’an-ı Kerim’i öğrenmeye fırsat bulamadığını belirterek, “45
yaşımda eşimi kaybettim. Onları büyütme telaşıyla Kuran’ı öğrenedim. Bunun
eksikliğini bu yaşıma kadar hep hissettim. Artık çocuklarım büyüdü. Onlar bana
bakıyor. İbadetlerimi hakkıyla yapabilmek, geçmişlerimin ruhuna bir fatiha
okuyabilmek beldeye açılan kursa katıldım. Gelinim ile beraber gittiğimiz kursa
üç dönem devam ettim. Kur’an’ın harflerini, kısa surelerden bazılarını, namaz
dualarını, ilmihal bilgilerini ve Peygamberimiz Hz. Muhammed’in(sav) hayatını
öğrendim. Allah ömür verirse önümüzdeki yıl da devam ederse, yeniden kursa
devam ederek bilgilerimi pekiştirmek istiyorum. Allah kelamıyla tanışmak 94
yaşında nasip oldu. Rabbim bilmeyen ancak bilmek isteyen herkese nasip etsin.”
dedi. Kur’an Kursu öğreticisi Nevin Yıldırım da Gülşen ninenin büyük gayret
göstererek gıpta edilecek derecede ilerlemeyle Kur’an’ı Kerim’i okumayı
öğrendiğini ifade etti. Yıldırım, “Özellikle gençler bu yaşlı teyzeyi örnek
almalı” dedi. Hekimhan Müftüsü Durmuş Ali Çetmi de Diyanet İşleri
Başkanlığı’nın İhtiyaç Odaklı Kur’an-ı Kerim Kursları kapsamında açılan kursta
Kur’an öğrenen Gülşen Evren’i tebrik etti. İlçede 2012-2013 eğitim sezonunda 12
kurs ile Kur’an öğretmeye çalıştıklarını anlatan Çetmi, kurslara gencinden
yaşlısına birçok insanın ilgi gösterdiğini vurguladı. 94 yaşındaki Gülşen
ninenin de başarılı kursiyerlerden bir tanesi olduğunu söyleyen Çetmi, “Gülşen
nine azmiyle hem bizi motive etti hem de azmiyle gençlere örnek oldu. Kendisini
tebrik ediyorum.” diye konuştu.” Biz, meali arz edilen hadîs-i şerîften esinlenerek 25 yıl
önce başlattığımız yetişkinlere yönelik bilgi ve beceri kurslarını kesintiye
uğratmadan devam ettirdik ve Allah’a şükürler olsun çok sayıda insana yararlı
bilgiler edinme imkânını sağladık. Milli Eğitim Bakanlığı ile işbirliği hâlinde düzenlediğimiz
Arapça, Osmanlıca, İngilizce, Bilgisayar, Tecvid, Tezhip, Hat, Ebru, Diksiyon,
Dikiş, Nakış, Mefruşat ve diğer el sanatlarından oluşan bilgi ve beceri
kurslarına bu güne kadar 21 bin 623 kişi katıldı ve bunlardan 3 bin 69 kişi
kurslarını başarıyla bitirerek sertifikalarını aldılar. 2012-2013 Eğitim ve Öğretim yılında Çankaya Başkent Halk
Eğitim Merkezi ile işbirliği hâlinde düzenlediğimiz Arapça, Tecvid, Mefruşat ve
El sanatları kurslarına katılan kursiyerlerden 260 kişi kurslarını başarıyla
bitirerek sertifika almaya hak kazandılar. Bu kardeşlerimizden bir kısmı az sonra huzurunuzda
belgelerini almanın mutluluğunu yaşayacaklardır. Yüksek huzurlarıyla bizleri ve
kursiyerlerimizi onurlandıran Milli Eğitim Eski Bakanlarımızdan TBMM Başkan
Vekili Prof. Dr. Sayın Mehmet Sağlam’a şahsım, kurs öğretmenlerimiz ve
kursiyerlerimiz adına gönülden ve samîmî şükranlarımızı sunuyor, sağlık ve saadette
daim olmalarını diliyorum. Kurs hizmetlerimizde işbirliği yaptığımız Çankaya Başkent
Halk Eğitim Merkezi’nin değerli müdürü Sayın Süleyman Soylu ile diğer
yöneticilerine gösterdikleri ilgi ve ihtimamdan dolayı takdir ve
teşekkürlerimizi iletiyor, haz, huzur ve mutluluk içinde işbirliğimizin uzun
yıllar devam etmesini diliyorum. Kurslarını bitiren öğrencilerimizi ve onları yetiştiren kurs
öğretmenlerini de gönülden kutluyor, başarılı çalışmalarının devamını temenni
ediyorum. Bu mutlu günümüzde davetimize icabet ederek bizimle birlikte
olma incelik ve yüceliğini gösteren kıymetli konuklarımıza da hürmet ve
muhabbetlerimizi arz ederek sözlerimi noktalarken yüce heyetinizi saygı ve
sevgi ile selamlıyorum.” Dr. Ateş’ten sonra kürsüye gelen Çankaya Başkent Halk Eğitim
Merkezi Müdürü Süleyman Soylu, verdiği burslar, açtığı kurslar ve
gerçekleştirdiği kültürel faaliyetlerle ülke eğitimine önemli katkılarda
bulunan YOYAV’la işbirliği yapmaktan kıvanç duyduğunu dile getirdi. Törende son konuşmayı yapan TBMM Başkan Vekili Prof. Dr.
Mehmet Sağlam da, YOYAV’ın takdirle takip ettiği örnek ve önemli hizmetlerinden
birine daha tanık olmaktan duyduğu memnuniyet ve mutluluğu ifade etti. Tören sunulan ikramın alınmasıyla noktalandı.